Tefeciler ve Güçten yana Siyaset Yapanlar Bayram Arefesin de #Suruç’ta olaya gelen Hadiseden dolayı, bizleri arayan ve Olay’ın Detaylarını bizlere anlatan bölgedeki dostlara selam olsun.Rabbim bizleri sizleri tüm insanlığı batıldan yanlıştan korusun! Hak üzere hak yarenlerinden eylesin. Suruç’ta ki bu çirkin linç kampanyasını haber yaptığımız için Bir çok gazeteci ve Haber sitesi Yayın yönetmenleri’nin bizleri destekliyor olmasından dolayı Teşekkürlerimizi bildiriyoruz. Tefeciler ve Güçten yana Siyaset Yapanlar Allah u Teala bizlere dost doğru ve Adaletli olmayı emreder. Siyaset de, Ticaret’te sosyal yaşam da hayatın her alanın da, Peygamberlerin Adalet ve hakkaniyet ölçüleri üzere idare ve yönetme mesleğidir.Ticaret ve Siyaset maalesef günümüzde Alçak Tefecilerin ticari kalpazan olduğu, Liyakatsiz Siyasetçi’lerin de Siyasi korsan olduğu bir düzlemdeyiz. Tefecilik Allah’ın lanet getirdiği bir meslektir. Mekke döneminde en önemli, kötü hasletlerden biriside faizcilik zülümü idi. Bugün sizlere, tüm semavi dinlerin reddettiği, insanları bunalımların eşiğinde intiharlara götüren, evler yıkıp ocaklar söndüren, materyalizm ve kapitalizmin destek verdiği bir sömürü sistemi olan faizden bahsedeceğim. Faiz; diğer adlarıyla riba ve tefecilik; borç veren kişinin, alacağını tahsil ederken, verdiği değerden fazlasını tahsil etmesidir. "Faiz yiyenler kıyamet günü, ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalkışı gibi kalkarlar. Bu, onların ‘Alış veriş te faiz gibidir’ demelerindendir. Oysa Allah, alış verişi helâl ve tefeciliği haram kılmıştır. Kime Rabbinden bir öğüt gelir ve tefecilikten vazgeçerse, geçmişte olan kendisinin olur. Onun durumu Allah’a aittir. Kim tefeciliğe dönerse, işte onlar ateşliklerdir. Onlar orada temelli kalacaklardır." Bakara /275 Haksız yere alınteri dökmeden kimselerden haketmediği fazlasıyla para, mal mülk alma olayıdır.Sadece para değil mal mülk ve hatta hayatlarını dahi alacak aşağılık bir insan topluluğunun işidir tefecilik. Türkiye Cumhuriyeti 241.Maddesine kanunlarına göre “Tefecilik Madde 241- (1) Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.” "Devlet bir nevi tefeciliği kendi tekeline alıyor" ​​Nasıl mı diyeceksiniz, buyrun bakalım Faktoringler ve leasıng kuruluşları devlete rağmen faaliyetini resmen yaıyu mu mesele budur işte. Her beş yılda bir bankaların içerisinde genel tadilat yapılır.Sebebi ise para aklama ve kaçırmanın resmi görüntüsüdür. Tefeciliğin tanımının, "Para karşılığında borç para verme, paradan para kazanma." olduğunu, "Fakat bu devlet tefeciliğe karşı değil. Hâlbuki pratiğe baktığımızda devletin kendisi bankalar aracılığıyla faizcilik yapıyor. O zaman diyeceksiniz ki tefecilik için verilen cezalar nedir? Devletin burada yaptığı aslında bir nevi tefeciliği kendi tekeline almak gibi bir şey diyebiliriz." Bankaların kredi vermemesi veya kredi verirken adeta elli dereden su getirtmesi, ihtiyaç sahibi vatandaşları tefecilerin eline düşürüyor.Uzun Süreli çeklerin olması ve esnafın iflas noktasına geldiği bir ekonominin yaşattığı sorunlardır. Vatandaşlar, esnaflar banka bürokrasisinin altında ezildikleri için tefecilerden yüzde 8 – yüzde 10 oranında faizle para alıyor. Zaten para ihtiyacı olan esnaf daha sonra tefecinin yüksek faizli parasını ödemede sıkıntılar yaşıyor. Yasal sınırın çok üzerinde aşırı faiz alarak borç para veren tefeciler, izin belgesi olmadan, ödünç para veriyor. Tefeciliğin varlık sebebi de aldıkları aşırı faizlerdir. Bu şekilde tefecilere başvuran vatandaşlar, daha sonra bunu ödeyemeyince evlerinden işyerlerinden oluyorlar. Bazen icra iflas kanunları devreye girerken, bazen de tehditler ve şantajlarla karşılaşabiliyorlar. Tefeciler genellikle Namazlı niyazlı , hatta cemmatle namaz kılan en ön safta duran ve Ağızlarından Allah lafzı düşmeyen alçaklardır. Faiz malı eritir emri hak uyarısını dikkate almayan biz insanlar siz güzel insanlar sonrasında bu zalimlerin tuzağına düşüp, Zülme uğtadıktan sonra bu kan gözyaşları bu sınıfa da huzur ve sağlıklı bir ölüm vermememektedir.Meşhur Tefeci " Beşir Baba" lakaplı tüccar belki yüz defa kaza yaptı ve gözleri bile vücudunda her yerde, yer değiştirmesine rağmen rahatça ölmedi ve Allah onlara göre ölümü ayrı bir güzellikle veriyor.Mağdurlar muhakkak ki bu zalimlerin nasıl aciz ve ölmek istediğini dünya gözü ile görür Binbir emekle kazandığı mal mülk ve kıymetli eşyalarını bir anlık ihtiyaç ile bu curuhun eline düşüp perişan olan ve yıkılan aile ve hayatının üzerine keyif süren namussuzlardır tefeciler. Dostlar Tanıdığım bir mobilyacı var! Bir İlçe’nin sanayi sitesinde küçük bir mobilyacı 3 yıl sonra bir restorasyon firmasının sahibinden 3 trilyon alacaklı çıktı.Bu konuşmayı bile beceremeyen mobilyacı’nın babadan kalma bir mülkü bir güçlü sermayesi yoktu.Bu trilyonlar maalesef çalışarak değil haram ile yıkım ve beddua alarak kazanılmıştı. Karadeniz’de yaptığımız bir proje zamanında gördüğüm Giresun’da Fındık Tefecilerin borsası’nın elindedir. Sahil kısmı genellikle içkici ehli keyf insanlar ve bu gün 100 lirası olsun ağadır,yarını düşünmez onuda gider sahil de içer bitirir. Bahar zamanı para yok fındığın çapası, temizliği var, bir işçiliği var sonrasında güneydoğudan gelen mevsimlik işçilerin parası var, nasıl ödenecek bu paralar? İşte bu tefeciler önceden parayı vermektedir maalesef. Sistem Tefeci, rantiyeci, kalpazanlar, yerelde ise bu küçük para sahibi bir çete milleti sömürmekte Peynirci’nin Semt sahipliğine kadar giden serveti Tanıdığım bir araba üzerinde peynir satan siirt’li "köçer" Yörük Daha sonraları istanbul sultangazi’de bir çok dairesi ve işyeri olan birisi oldu şimdilerde. Eskiden istanbul’da tefecilik Nevşehir ve Niğde’li insanların işi iken, bu gün İstanbul Hal piyasasında devran maalesef Siirtli hemşehrilerimizin elindedir.. Doğu Güneydoğu da Batman Siirt kısmen bitlis’te Van ve Muş’ta da bu curuh işlerinde başarılıdırlar. Milletin evini yıkmakta ve aynı zamanda da siyaset yapmaktadırlar. Siyaset bunların sadece işlerini ve kendilerini kurumak ve kollamak için yaptıklları bir kalkandır aslında. 278- Ey müminler, Allah’tan korkun ve eğer mümin iseniz henüz elinize geçmemiş faizi almaktan vazgeçin. 279- Eğer böyle yapmazsanız Allah ve Resulü tarafından açılmış bir savaşla karşı karşıya olduğunuzu bilin. Eğer faizciliğe tevbe ederseniz ana sermaye sizin olur. Böylece ne haksızlık etmiş ve ne de haksızlığa uğramış olursunuz. Ayet-i Kerime iman edenlerin imanını faizden kalanı bırakma şartına bağlıyor. Yoksa onlar, Allah’tan korkup faizin kalan kısmından vazgeçmedikçe iman etmiş sayılmazlar, mümin olduklarını ilan etmiş olsalar da... Çünkü iman; Allah’ın emrettiğine itaat, bağlanma ve uyma olmadıkça gerçekleşmez. Kur’an ayeti bu konuda insanları şüphe içinde bırakmadığı gibi Allah’ın şeriatına itaat edip hoşnut olmadıkça, hayatında uygulamadıkça ve hayati işlemlerinde hükmüne uymadıkça kimsenin iman kelimesinin arkasına sığınmasına müsaade etmez. Dinde inanç ile uygulamanın arasını ayıranlar, iman iddiasında bulunup dilleriyle bunu duyursalar ve hatta diğer ibadetleri yerine getirseler de mümin değildirler. "Ey müminler Allah’tan korkun.. Henüz geçmemiş faizi almaktan vazgeçin... Eğer mümin iseniz..." Suruçtaki yaşanan olayda aynı bu mihvalde olmuş bir olayın versiyonudur. Sultangazi’de bankalara giden bir Siirt’li tefeci ekip banka müdürüne: Ya siz neden kredileri bu kadar düşürdünüz ? diye şikayet etmekte maalesef.Bu Çetelerin Halk otobüsleri Hatlı münübüsleri, AVM’leri ve Hatta Tatil köyleri bile var. Bu ekip öyle namussuz bir ekip ki ! Kandan göz yaşından beslenir.Ya Faizcisiniz Dediğinde ya bizde toplumun ihtiyaçlarını karşılıyoruz derler. Bakın Bankaların size vermediği parayı biz veriyoruz derler. Kıymete de binerler bu reziller, Korucular var mesela pkk ile mücadele ediyoruz diyerek silah toz hertürlü gayri meşruyu koşturan daha sonraları otobüsü ve gayrimenkulleri olanlar var, Sonrasında Tefecilik maalesef... Bire bir bir iş adamı hemşehri’m den dolayı istanbul şirinevler’de bir han sahibi bir petrol sahibi en az bu kadar mülk sahibi şahsiyetsiz ile karşılaştık. "Ben istanbul’a çalışmaya değil paramı çalıştırmaya geldim" diyordu.bu servetini 3- 5 yılda biriktirmiş birisi. Bir tefeci baba oğluna borç verdiği para için " DOSTLUK BAŞKA,TİCARET BAŞKA" sözleri’nin ne kadar alçakça bir iş olduğunun bir kanıtı olsa gerek. Mardin Bilge köy katliamında biribirlerini öldürmelerinden dolayı istanbu’la gelen o kimselerin bir kısım parasını kullanan birisiydi. Kimseye bir kuruş vermeyen, bir çay ve yemek ısmarlamayan adi birisidir. Bu Alçak tefecinin akrabaları bayağı büyükte müteahhitler ha ! Hatta bir akrabası da, halen Ak Parti’nin Bir ilçede belediye başkan yardımcısıdır.Şimdi ki Belediye başkanı’nın iflas’a gelen kardeşine! 2008’ de Bir imza at 50 trilyon sana para vereyim diyordu. Kimi diyelim dostlar kimi, İstanbul’da ki çoğu ticari taksi plaka sahiplerini mi ! Münübüsçü, Halk otobüsçü! Tefecilik yapanları mı ! Eskiden bir şehir’de tektük iken bu curuh, şimdiler de bulaşmayan, Yapmayan çok az insan var. Hangi bölgede hangi siyasi parti güçlü ise maalesef bunlarda o gücün yanındadırlar. Siirr’in Baykan ilçesi taksicileri büyük ekseriyette genellikle maalesef tefecilik yapmakta. Zamanın da Doğu Güney Doğu’da, Batman tefecileri bir ekol idiler, Bu tefeciler Doğuda kimi yerde Hdp’li kimi yerde Ak Partili olmaktadırlar. İstoç oto senter , Galericiler, Hal piyasası, Zeytinburnu Demirciler Sitesi, Gıdacıların Mega Center’i, Taksi, Minübüs - otobüs, camiasının tefecilik ve mafyacılıkla dönen sektörlerinden sade bir kaçıdır. Parayı elde ettikten sonra durum siyaset ile kalkan olması gerekmektedir. Van’da, Hekkari’de, Kilis’te, yahut Karadeniz’de uyuşturucu baronları var ve bu baronlar önceden "derinler" İle beraber hareket ediyorlardı. Şimdiler de düzen değişti. Tefeci, mafya, Gayri meşru kim varsa siyasetçi oluyor. Pisliklerine vatan millet dini duyguları istismar ederek yüz buluyorlar. Suruç’ta Tefeci Ailenin Siyasetteki Pisliğinin Gerçekliği En son geçen günü bir bayram Arefe’sin de Suruç’ta meydana gelen menfur hadise ve Siyaseti, gücü kendilerine kullanan bir olay olarak tarihe geçti. Bölgeden ve kadim dostlardan aldığımız bilgilere göre, bu hdp- pkk’li diye öldürülen aile aslında Ak Parti Milletvekili’nin tefeci kardeşinin katilliğinin bir siyasi fırıldaklığının adıdır. Ak parti milletvekili adayı, olaydan 3 gün önce 1 tl lik eşyaların satıldığı ucuzcu bir dükkanı ziyaret ediyor. Dükkan sahibi Adam eski bir HDP ’li olduğunu ve siyaset defterini kapattığını tövbe ettiğini söylüyor...bize daha gelmeyin diyor. Olay günü milletvekiliyle yaklasik 50 kişilik grubuyla gelince tartışma çıkıyor ve yıldız ’ın meşhur tefeci abisi adama küfür ediyor. Adam da içerde kadınlar olduğunu ve gitmelerini söylüyor...Bu esnada tartışma silahlı saldırıya dönüşüyor ve yıldızın kardeşleri ateş ediyor adam ve oğlu yaralanıyor...bunu gören dükkan sahibi adamın yeğeni pompalıyla gelip yıldızın tefeci abisini vuruyor. Yıldızın adamları yaralı adam ve oğlunu hastanede oksijen tüpünü kafasına vurarak öldürüyor. Hastane kameralarını bozan ve polis dahil herkesi dışarı çıkaran yıldızın adamları 2- oğul ve babayı suriyedeki olaylar gibi bir vahşi bir şekilde infaz ediyor.. Üç oğlu’da oruçlu olan ve gariban bir aile olan dükkan sahibinin eşinin ağıtları aslında vicdanımıza dokunmaktadır. Biz haklıdan haktan yanayız! Mazlum kim olursa olsun yanında, zalim kim olursa olsun karşısındayız.Prensibimiz bu mihval üzeredir. Bu yayınlar ve kalemler hak için doğruluk için yazacaktır ilelebet Allah’un izniyle. Ne Dr Şeyhanlıoğlu ne de birileri gibi Zalimlerden korkmadık, TRT Kurdi’de işimizden olacaz korkumuz da yoktur hamdulsun.Yezid olacağımıza, Ebuzer her zaman bizim Ekolümüzdür. Dava adamları çilekeştir, gariptir, hor görülür, candan sever, rant ile işi olmaz.İtilir, kakılır, Sebat eder, Mücadelesini Allah için verir. Tefecinin Rant sahibi utanmazların, Baronların her zaman sözleri ve güçleri siyaset üstünde olmuştır.Bunun sebebi mazlumların sesinin çıkmamasıdır maalesef. Geçen seçimlerde Saadet ile BBP ittifak’ın da istanbul 2. Bölge Adayı bir Galericiydi.Bu gelerici aynı zamanda H... Abi ile daha evvel Husumet yaşamış bir tefeciydi.H... Abide halen saadet partisi’nde yönetici dir, güzel bir insandır. Refah partisi Döneminde Van’da eroin baronu olan M...Bayram ailesi Refah’ta aday olmuştu. Yine Ak Parti’de Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Fırat muhafazakarların gözünün içine baka baka Siyaset yaptı. Anlayacağınız Bu Karonlara kanun bişey yapmıyor, Keyifleri yerindedir, Suruçta da insan öldürür, İstanbulda da en aşağılık rezilliği yapar sonrasında birine pkk der,birine namus cinayeti der ve en sonunda böylece yollarına devam eder. Mazlumun ahı indirir şahı, Zalimler ve zülmedenlerin birde enkaz olarak bıraktıkları mazlumları vardır, Bu mazlumların sahibi Allah’tır. Saltanat ve kazanımlarınız bir zaman ile sınırlıdır. Allah için dürüst siyaset yapan önderleri bekleyeceğiz başka çaremiz yok. Üstad said-i Nursi’nin dediği gibi Zalimler için Yaşasın Cehennem

• tefeciler
• siyaset
• Sürücü-belgesi
• urfa