HALKIN SEÇİMİNE SAYGI DUYULMALIDIR

H24/ STK  Basın Açıklaması 

31 Mart’ta gerçekleştirilen Van Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı seçimlerinde, DEM Parti adayı Abdullah Zeydan %55,48, Ak Parti adayı Abdulahat Arvas %27,15 oranında oy almış, Abdullah Zeydan başkan olarak seçilmiştir. Seçim sonrasında itirazlar üzerine toplanan Van İl Seçim Kurulu, oy çokluğuyla verdiği kararda, DEM Parti adayı Abdullah Zeydan'ın, daha önce kabul edilen memnu hakların iadesi kararı kaldırdığı için, seçilme yeterliliği olmadığı gerekçesiyle mazbatanın en yüksek ikinci oyu alan Ak Parti adayına verilmesine karar vermiştir.

Daha önce hakkında verilen hapis cezası Yargıtay tarafından bozulan Zeydan, 6 Ocak 2023’te verilen kararla tahliye edilmiştir. Bunun üzerine Zeydan'ın, memnu (yasaklanmış) hakların iadesi talebiyle yaptığı başvuru, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 04 Nisan 2023 tarihinde verilen ek karar ile kabul edilmiştir. Bunun üzerine 31 Mart 2024 seçimlerinde aday olan Abdullah Zeydan'ın adaylığı YSK tarafından da kabul edilmiş ve seçime katılabilmiştir. Ancak seçimden önceki son mesai günü olan 29 Mart’ta, Adalet Bakanlığı’nın istemi ve Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başvurusu ile ilgili memnu hakların iadesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

Bu konudaki hukuki tartışmaları bir tarafa bırakarak ifade etmek gerekir ki memnu hakların iadesi kararı seçimden bir yıl önce, 04 Nisan 2023 tarihinde verilmişken kişinin adaylık başvurusu yaptığı, YSK tarafından listelerin kesinleştiği tarihlerde bile itiraz edilmeyip seçimden önceki son mesai gününde başvurunun yapılması, seçim sonuçlarına karşı açık bir müdahale göstergesidir. Bu tutum halkın iradesini açıkça yok sayma, insanları beş yıl boyunca seçmedikleri ve başkan olmayı hak etmeyen birisi tarafından yönetilmeye mecbur bırakma anlamı taşımaktadır.

MAZLUMDER olarak; 

Halkın yaptığı seçimin son dakika başvuruları ve hukuk hileleri kullanılarak değiştirilmesini kabul etmediğimizi,

Yaşanan garabeti protesto amacı taşıyan ve şiddet içermeyen gösteri ve yürüyüşlerin yoğun kolluk şiddetiyle bastırılmasının, orantısız bir şekilde ve keyfi uygulamalara varacak boyutta yasaklanmasının kabul edilemez olduğunu, şiddet eylemleri ile barışçıl eylemlerin ve eylemcilerin birbirinden ayrılması gerektiğini, 

Sürecin halkın seçimine saygı çerçevesinde yürütülmesi ve bu çerçevede bir çözüm üretilmesi gereğini vurgularız.

• mazlumder
• hdp
• Büşra-epözdemir
• Abdullah-zeydan