KENDÄ°NE DÜRÜST OLMAYAN BAÅžKASINI DÜZELTMEZ.

H24/Makale/Ä°smail Okutan

Bizim ülkemiz baÅŸta olmak üzere bütün dünyada Müslümanlar Dünya SaÄŸlık Örgütü'nün Covit aldatmacasının görünmeyen demir pençesinde 19 takla atarken Gazze'de Müslümanlar maske, mesafe ve hijyen kurallarını hiçe sayarak ve üstelik bu hastalığa yakalanmayarak Ä°srail iÅŸgaline, Yahudi vahÅŸetine ve onları destekleyen sözde medeni, modern, ikiyüzlü batı dünyasının çaÄŸdaÅŸ kılıflı yalanlarıyla saldırılarıyla despot yönetimiyle iÅŸgale karşı ÅŸuurlu bir mücadele veriyor. Ä°srail çete devleti dünyayı sevdiÄŸi kadar onlar ÅŸehadeti seviyorlar.

Ä°ÅŸgalcilerin en modern en ağır silahlarından korkmuyorlar ve tüm olumsuz ÅŸartlara raÄŸmen hatta dünya karşılarında olmasına raÄŸmen mukavemet etmek, savaÅŸmak için hazırlanıyorlar. Ä°srail çetesinin yakında bir kara hareketi baÅŸlatacağı yazılıp konuÅŸulmaktadır. Ä°nanıyorum ki dünyanın en ÅŸuurlu Müslümanları olan 2 milyon Gazzeli bu vahÅŸi askerlerden korkmayacak ve yine destan yazacaktır.

Çünkü Allah'ın Ä°srail askerlerinin kalplerine verdiÄŸi korkuya karşılık Müslüman direniÅŸçilerin kalplerinde saÄŸlam bir iman ve "eÄŸer inanıyorsanız en üstün olan sizsiniz" inancı yer almaktadır. Hiç bir bomba böyle bir imanla mücehhez olan kalpleri sindiremez, korkutamaz. Yeri göÄŸü inletip ortalığı ateÅŸe verse de Müslümanları püskürtemez. Aslında Ä°srail eninde sonunda bir gün o büyük Melheme’i Kübra savaşının çıkacağını, bütün Müslümanların kendisine karşı birleÅŸeceÄŸini ve gargara aÄŸacının arkasına sığınacağı korkusuyla hareket etmektedir ancak korkunun ecele faydası olmayacaktır.

Hiç de yabancı olmadığımız saldırılarda öyle bir dramla, öyle bir vahÅŸetle karşı karşıyayız ki hiçbir vicdan, hiçbir insanlık, hiçbir merhamet emaresi taşımıyor. Aralıksız devam edip taze ekmek sıcaklığında kalıyor hep. Ä°srail çocukluÄŸumuzdan beri iÅŸgale devam ediyor. Filistin topraklarında geniÅŸlemeye devam ediyor hem de hep öldürerek büyümeye devam ediyor.

ÇocukluÄŸumuzdan beri Ä°srail Filistinlilere ait olan yerlere, evlere, arsalara, bahçelere zorla girmektedir. EteÄŸinde gül taşıyan kadınlara tecavüz etmeyi, eziyet etmeyi bir meziyet zannediyor. Öldürmekten, boÄŸmaktan, iÅŸkence etmekten, zorbalıktan, kan ve vahÅŸetten zevk alan vahÅŸi bir halk, vahÅŸi bir devlet olarak kadınlara, kızlara zorla sahip çıkmaya devam etmektedir. ÇocukluÄŸumuzdan beri Ä°srail hiçbir kural tanımadan kadın, çocuk, genç, yaÅŸlı, hasta, engelli demeden öldürmeye devam etmektedir. Aynı ÅŸekilde biz de çocukluÄŸumuzdan beri mitinglerle, protestolarla, gösterilerle Ä°srail’i kınamaya devam ediyoruz. Bu kınamalar kınamaktan öteye geçmemektedir.

Ä°srail sorununa karşı elinde taÅŸla tanklara karşı gelinemeyeceÄŸini yazan, kınamalarla, protestolarla bir sonuç alınamayacağını yazan, bu insanlık sorunun dramatize edilemeyeceÄŸini, romantize edilemeyeceÄŸini ifade eden kimseler bulunmaktadır. Evet, doÄŸrudur hamasetle, sözle bir yere varılamıyor ama böyle olacak diye biz mazlumdan yana olduÄŸumuzu, safımızı belirlemeyelim mi? Bu gösteriler en azından mücahitlere moral olmaktadır. Zulme karşı elimizle olmasa da dilimizle ve yüreÄŸimizle karşı çıkıp telin etmek bir eylem, bir tavır olmaktan öte bir ibadettir aynı zamanda. Bunu hiçbir Müslüman küçümsemeli, az görmemledir. Aksi tutumlar sadece Ä°srail’e yaramaktadır.

Gazze büyük bir dram yaÅŸanmaktadır. Onunla ilgili takınacağımız tavırlarla, yazacağımız yazılarla, yapacağımız konuÅŸmalarla en azından Müslümanların yalnız olmadığını hissettirmeliyiz en azından. Bunu yapmak ve oradaki zulmü sona erdirmek bizim görevimizdir. Ä°srail’e fiili müdahale yapılacak günlerin hayaliyle böyle yapmaya devam edeceÄŸiz.

TaÅŸla ancak kuÅŸ vurulabilir diyen saflara karşılık Filistinli çocuklar o küçücük elleriyle attıkları taÅŸlarla tanklara karşı gelmekte ve direnmektedirler. Bu ÅŸanlı ve onurlu duruÅŸu küçümsemek sorumsuzluktan öte bir durum olamaz. Zulme uÄŸrayan kimse neyi bulduysa onunla kendini savunur ki Filistinli çocuklar da böyle yapmaktadır. Attıkları taÅŸlarla her tarafı silahla donatılmış askerlerin kalbine Allah korku yerleÅŸtirmektedir.

Müslümanların izzeti tanklara taÅŸ atarak ayaklar altına alınmaz, zulme karşı sessiz kalmakla, sözlü olarak bağırıp çağırarak zalime karşı geliyormuÅŸ gibi görünüp fiili olarak zalimlerle iÅŸbirliÄŸi yapmaya devam etmekle ayaklar altın alınmış olur.

Müslüman tanka karşı durmalıdır, bu taÅŸla da olur baÅŸka bir ÅŸeyle de olur. Mademki savaÅŸlar aynı zamanda psikolojiktir o halde taşın yerine ondan daha etkili bir silahla, daha üstün bir güçle tankların karşısına çıkmadıkça onlara düÅŸmanın psikolojisini bozan taÅŸları bırakmasını söylemek doÄŸru olmaz.

Mazlumun ve maÄŸdurun ülkesi, dini, dili ne olursa olsun mazlumdur ve ondan yana olmak gerekir. Aynı ÅŸekilde zalimin de ülkesi, devleti, dini, dili ne olursa olsun zalimdir ve ona karşı durmak gerekir.

Unutmamak gerekir ki ‘‘biz sloganlarla vakit kaybediyoruz,’’ demek için tanklara, tanklarla, bombalarla, uçaklarla karşı gelmeye karar verilmelidir, hamaseti bırakıp sahaya çıkılmalı ve operasyon baÅŸlatmalıdır. Söz gelimi Azerbaycan savaşında olduÄŸu gibi Gazzeli Müslümanlara ihalar ve sihalar vermelidir, el altından olsa da uçaklar ve mühimmat vermelidir. Yoksa ilk kıblegâhımız olan Kudüs’ün iÅŸgal edilmesi KarabaÄŸ’ın iÅŸgal edilmesinden daha mı önemsiz bir meseledir? Artık biz yüz yıllar boyunca sürüp gelen batı güdümlü terörün, siyasi oyunların, zulmün, çaÄŸdaÅŸ barbarlığın, modern vahÅŸetin sadece seyircisi, sadece gözyaşı dökeni, sadece kınayanı, protesto edeni olmaktan çıkmalıyız.

Artık hamaseti bırakıp yeni bir sayfa açmanın, yöntem deÄŸiÅŸtirmenin zamanı geldi gelmesine ancak bunun için önce kendi ayağımızın takıldığı engelleri kaldırmak gerekir. Herkesin kendini güvende, huzurda ve refahta hissettiÄŸi adaletle yönetilen bir ülkeye kavuÅŸmadıkça bu zulümlere karşı gelemeyiz. Çünkü karşı olduÄŸumuz zulümlerin aynısı içimizde de mevcutken baÅŸkasına nasıl engel olabiliriz. Kendine karşı dürüst olmayanların baÅŸkasını düzeltmesi mümkün deÄŸil.

• Ismail-okutan