VÄ°DEO GALERÄ°
FOTO GALERÄ°
KÃœNYE
FÄ°RMA REHBERÄ°
Ä°LAN REHBERÄ°
BÄ°ZE ULAÅžIN
YAZARLAR
H24HBR

@ Haber Tarihi : 30 January 2020 00:51:04

0 Yorum

Kez Okundu.

HZ. ÖMER (R.A.) KİMDİR

HZ. ÖMER (R.A.) KÄ°MDÄ°R?

KÄ°M KÄ°MDÄ°R?

Sahabiler H24HABER/Biyografi

Hz. Ömer (r.a.) kimdir? Adaleti ile tanınan halife; Hz. Ömer’in (r.a.) kısaca hayatı.

Hz. Ömer (r.a.) KureyÅŸ kabilesinin Benû Adiyy kolundan olup nesebi, büyük atası Ka’b ibn-i Lüey’de Peygamber Efendimiz’in temiz nesebleriyle birleÅŸir.

1] Hz. Ömer (r.a.) Fil Vak’ası’ndan on üç sene sonra Mekke’de doÄŸmuÅŸtur. Kendisinden nakledilen bir rivayete göre o, Büyük Ficar savaşından dört yıl sonra dünyaya gelmiÅŸtir.

2] Bu durumda, Resûl-i Ekrem Efendimiz’den 10 küsur yaÅŸ küçük olmaktadır. HZ. ÖMER’Ä°N (R.A.) ÇOCUKLUÄžU ÇocukluÄŸunda, babasına ait sürülere çobanlık yapmış, sonra da ticaretle meÅŸgul olmuÅŸtur. Suriye taraflarına giden ticaret kervanlarına iÅŸtirak ettiÄŸi bildirilir.

3] Cahiliye döneminde, ÅŸehrin eÅŸrafı arasında yer alır, Mekke ÅŸehir devletinin Sifâre (elçilik) vazîfesini deruhte ederdi. Bir savaÅŸ hâli zuhûr ettiÄŸinde Ömer (r.a.) elçi olarak gönderilir, sonra da verdiÄŸi bilgilere ve ileri sürdüÄŸü görüÅŸlere göre hareket edilirdi. Kabileler arasında çıkan ihtilafların çözümünde büyük tesiri olur, verdiÄŸi kararlara hürmet gösterilirdi.

4] Îmanla ÅŸereflenmeden evvel Müslümanlara pekçok eziyette bulundu. Nüfûzuyla, güç ve kuvvetiyle meÅŸhur olduÄŸundan, onun îman etmesi Müslümanlara büyük bir kuvvet kazandırdı. Ä°slâm ile ÅŸereflendiÄŸi gün bütün Müslümanlar Kâ’be’ye giderek ilk defâ açıktan namaz kıldılar. Ömer (r.a.) Müslüman olduktan sonra devamlı Allah Resûlü’nün yanında bulundu, O’ndan hiç ayrılmadı ve Ä°slâm için elinden gelen her ÅŸeyi yaptı. Kâfirlerle mücâdele etti, pek çok meÅŸakkat ve eziyetlere mâruz kaldı.

Medine’ye hicret edince, ÅŸehir merkezine 3 km. uzaklıkta bulunan Kuba’ya yerleÅŸti. Hz. Ebûbekir’den sonra Allah Resûlü’nün en büyük yardımcısı oldu. Efendimiz’in katıldığı bütün savaÅŸlarda bulundu. Resûlullah Efendimiz mühim kararlar alacağı zaman Ömer (r.a.) ile de istiÅŸâre ederdi. Kızı Hafsa vâlidemizi Resûlullah ile evlendirerek Peygamber Efendimiz’in kayınpederi olma ÅŸerefine erdi.

Efendimiz’i o kadar derin bir muhabbetle severdi ki, O’nun vefat ettiÄŸini duyunca büyük bir ÅŸoka girdi, kılıcını çekerek, “Peygamber Efendimiz öldü” diyenlerin kafasını koparacağını söyledi. Peygamber Efendimiz’in vefatı üzerine zuhûr eden karışıklığı, Hz. Ebûbekir’in kısa zamanda halife seçilmesini saÄŸlayarak büyük bir dirayetle önledi. Hilâfeti müddetince Hz. Ebûbekir’in en büyük yardımcısı oldu.

Ä°SLAM’IN Ä°KÄ°NCÄ° HALÄ°FESÄ°

Hz. Ebûbekir’in vefâtından sonra Ä°slâm’ın ikinci halifesi oldu. Ä°ran, Irak, Suriye ve Mısır’ı Ä°slâm toprakları arasına dâhil etti. Kudüs, Azerbaycan, Ermenistan, Horasan, Ä°skenderiye onun zamanında fethedildi. Kudüs kuÅŸatıldıktan sonra ÅŸehirdeki Hıristiyanlar bir müddet direndilerse de nihayet barış istemek zorunda kaldılar. Ancak, kumandanlardan çekindikleri için ÅŸehri bizzat Halîfe’ye teslim etmeyi ÅŸart koÅŸtular. Durum Ebû Ubeyde (r.a) tarafından bir mektupla Hz. Ömer’e bildirildi. Ömer (r.a.) ashabın ileri gelenleriyle istiÅŸare ettikten sonra, Medine-i Münevvere’den Câbiye’ye doÄŸru yola çıktı.

Câbiye’de yapılan bir anlaÅŸmadan sonra Ömer (r.a.), bizzat Kudüs’e kadar giderek ÅŸehri teslim aldı. (16/637) Hicri 21 yılında baÅŸlayan ve sürekli takviye edilen akınlarla Azerbaycan ve Ermenistan da dâhil olmak üzere, Horasan’a kadar bütün Ä°ran toprakları Ä°slâm Devleti’nin sınırları içine alındı. Ä°slâm ordularının fethettiÄŸi bölgelerdeki halk, Müslümanlardan gördükleri müsamaha, adâlet ve güzel ahlâktan müteessir olarak kitleler hâlinde Ä°slâm’a girdiler. Dinlerinden dönmek istemeyenler ise hiç bir baskıya maruz kalmadıkları gibi, geniÅŸ bir inanç hürriyetine kavuÅŸtular.

Hz. Ömer (r.a.) kumandanlarından yeni ÅŸehirler kurmalarını, yeni fethettikleri Ä°ran ÅŸehirlerinde fazla kalmamalarını istedi. Muhtemelen o, bölge insanının âdetlerinin ve lüks anlayışının Müslümanlara geçmesinden korkmuÅŸtu. Bu sebeple Müslümanlar için Basra, Kûfe, Fustat gibi düzenli ÅŸehirler kuruldu.

5] Ömer (r.a.), Basra ordugâh ÅŸehrini kurarken aynı zamanda Ä°ran ve Hindistan tarafından gelebilecek deniz akınlarına karşı bir hazırlık yapmış oluyordu. Bu ÅŸehrin mevkii bizzat Hz. Ömer tarafından tesbit edildi. O, ÅŸehrin kurulma vazîfesini sahâbî Utbe bin Gazvân’a verdi.

Utbe (r.a), sekizyüz adamıyla o zaman boÅŸ ve ıssız olan Haribe bölgesine gelip hicrî 14 senesinde Basra ÅŸehrinin inÅŸasına baÅŸladı. Sa’d ibn-i Ebî Vakkas (r.a.), Kadisiye’de kazandığı büyük zaferden sonra Ä°ran içlerine akınlara baÅŸlamıştı. Ordusu Medâin’de bulunmaktaydı. Ancak buranın iklimi Müslüman askerlerin sıhhati için münâsip deÄŸildi. Ömer (r.a.), Hz. Sa’d’dan iklimi güzel ve merkez ile arasında deniz bulunmayan bir yer bulup orada bir ÅŸehir kurmasını istedi. Selmân ve Huzeyfe (r.a), Kûfe mevkiini uygun buldular ve hicrî 17’de kırk bin kiÅŸilik Kûfe ÅŸehri kuruldu.

https://www.4x4bet123.com/ https://www.4x4bet123.com/

Amr ibn-i Âs (r.a), Mısır’ın fethinden sonra Ä°skenderiye’yi karargâh edinmek istedi. Ömer (r.a.), haberleÅŸme açısından endiÅŸe duyduÄŸu için kendisiyle Mısır’daki kuvvetler arasında bir nehrin bulunmasını münâsip görmedi. Amr (r.a.) da Nil’in doÄŸusuna geçerek hicrî 21’de Fustat ÅŸehrini kurdu. Verimli Irak toprakları fethedilince Ömer (r.a) oraları askerlere taksim etmedi. Eski ahâlîyi yerinde bırakarak topraklardan haraç aldı. Böylece fâtihler fellâh hâline gelmedi. Öyle olsaydı Müslümanların savaÅŸ gücü zayıflar, tecrübeleri olmadığı için ziraat gelirleri de düÅŸerdi. Hâlbuki toprak sâhipleri ziraatı iyi bildikleri için daha iyi mahsul elde ediyor, Müslümanlar da doÄŸuda Ä°ranlılarla, batıda Bizanslılarla cihât ediyorlardı. Ayrıca Ömer (r.a.) haraç arazilerinin satın alınmasını da yasakladı. Çünkü onlar bütün ümmetin vakfı idi, gelirlerinden bütün Müslümanlar istifade ediyordu.

6] HZ. ÖMER’Ä°N (R.A.) DEVLET Ä°DARESÄ° Ömer (r.a.), devlet idâresinde mühim yenilikler yaptı, pek çok ilk’e imzâ attı. Ä°dârî, adlî, mâlî ve askerî teÅŸkilâtlar kurdu. Onun devrinde yeni fetihlerle Ä°slâm devletinin hudutları geniÅŸlemiÅŸ, zaferlerden elde edilen ganimetlerle devlet hazinesi dolup taÅŸmıştı. Bunun üzerine Ömer (r.a.), Ä°slâm’a hizmetlerini göz önünde bulundurarak Müslümanlara maaÅŸ baÄŸlamaya karar verdi. Hz. Ömer’in Müslümanlara baÄŸladığı bu maaÅŸ, senelik tahsisat ÅŸeklindeydi. Ä°lk olarak askerlerin kayıtlarını tutturduÄŸu, fey ve ganimet gelirlerinin dağıtımını kaydettirdiÄŸi “Divan” teÅŸkilatını kurdu.

Divan defterinin başına da derece derece Efendimiz’in akrabalarını ve ÅŸanlı Bedir Ashâbı’nın isimlerini yazdı. Kaza (mahkeme iÅŸleri)ni bir düzene koymak için vâlilerden ayrı ve bağımsız çalışan kadılar tayin etti. Ömer (r.a.) ÅŸehirlere tâyin ettiÄŸi vâlilerin Ä°slâm’ı yayma ve güzelce öÄŸretme faaliyetleriyle iktifâ etmiyordu. Bilâkis onları, Medîne’den gönderdiÄŸi âlimlerle destekliyordu. Bu âlimlerle muhtelif tavsiye ve mektuplar da gönderiyordu. Meselâ içlerinde Abdullah bin MuÄŸaffel’in (r.a.) de bulunduÄŸu 10 kiÅŸilik bir sahâbe heyetini Basra’ya, insanlara dînî ilimleri derinlemesine öÄŸretmeleri için göndermiÅŸti.

7] Aynı ÅŸekilde Ä°mrân ibn-i Husayn’i (r.a.) da Basra’ya, halkına Ä°slâm’ı derinlemesine öÄŸretmesi için göndermiÅŸti. Ä°mrân (r.a.) ashâbın fakîhlerinden biriydi.

8] HÄ°CRÄ° TAKVÄ°M NASIL ORTAYA ÇIKTI? Fethedilen bölgelerde okullar açtı, buralara müderrisler tayin ederek Kur’an-ı Kerim’in okunup anlaşılmasına ve onunla amel edilmesine gayret etti. Ä°slâm’ın, Müslüman olan insanlara öÄŸretilmesi ve tebliÄŸ çalışmalarının yürütülmesi için sahabîlerden ve diÄŸer âlimlerden istifade etti ve onları deÄŸiÅŸik bölgelere gönderdi. Kur’ân, Hadis ve Fıkıh öÄŸretimi ile uÄŸraÅŸan bu âlimlere maaÅŸ baÄŸladı. Devletin her tarafında camiler inÅŸa ettirdi. Onun zamanında dört bin adet cami yapıldığı rivayet edilir.

 

] Hz. Ömer (r.a.): “Hicret, hak ile bâtılı ayırdı” diyerek hicreti takvim baÅŸlangıcı yaptı. Ali ve Osman (r.a) Hazretlerinin iÅŸâreti ile Muharrem ayını sene başı olarak tâyin etti. Ä°nce anlayış ve büyük bir firâset sahibi olan ashâb-ı kirâm, takvim baÅŸlangıcını, Allah Teâlâ’nın, Ä°slâm’da ilk inÅŸâ edilen mescid olan Kuba Mescid’i hakkındaki: “…(Medîne’ye hicretin) ilk gününden takvâ üzerine kurulan Mescid...”

] âyet-i kerîmesinden ilhâmla tesbit etmiÅŸlerdir.

11] HZ. ÖMER (R.A.) DÖNEMÄ°NDEKÄ° Ä°LKLER

Ä°lk defâ Emîrü’l-Mü’minîn (Mü’minlerin Emîri) diye isimlendirilen odur. Terâvîh Namazı cemaatle kılınmaya ilk defâ onun zamanında baÅŸladı. Kur’an’ın iki kapak arasına toplanıp yazılmasını ilk dafâ o teklif etti ve bu tahakkuk edinceye kadar ısrarla üzerinde durdu. Zimmîlere ilk defa alâmet taktıran odur. Ä°lk defa yazılı kararlar alan odur. Kumandan ve vâlilerle ilk defa toplantı yapan odur. Ä°lk defâ Ä°slâm devletine âit para bastıran odur… Bunun gibi daha pek çok “ilk”e imzâ atmıştır. Ömer (r.a.), köleliÄŸe karşı ÅŸiddetli bir mücâdele verdi. Beytü’l-mâl’in gelirleri düzelince, devlet içindeki bütün Müslüman kölelerin hürriyete kavuÅŸturulmasını vasiyet etti.

Ömer (r.a.), memurlarının, hastalanan köleleri ziyaret etmediklerini anladığında onları vazifeden azlederdi.

Kendisi de her cumartesi Medîne’nin kenar semtlerine gider, herhangi bir köleyi gücü yetmeyeceÄŸi bir iÅŸte çalışırken görürse, bu iÅŸi ondan alırdı.

HZ. ÖMER (R.A.) NASIL VEFAT ETTÄ°?

Ömer (r.a.) hicretin 24. senesinde ZerdüÅŸt bir köle olan Ebû Lü’lü tarafından ÅŸehit edildi ve Efendimiz’in ayakları dibine defnedildi. Enes (r.a) ÅŸöyle der: “Efendimiz altmışüç yaşında vefat etti. Ebûbekir (r.a.) de altmışüç yaşında vefat etti, Ömer (r.a.) de altmışüç yaşında vefat etti.” (Müslim, Fedâil, 114)

HZ. ÖMER’Ä°N (R.A.) KABRÄ° NEREDE? Hz. Ömer’in (r.a.) kabri Peygamber Efendimizin Medine’de vefat ettikten sonra ebedi istirahata çekildiÄŸi Ravza-i Mutahhara’nın yanında bulunmaktadır.

Henüz Bu Haber İçin Yorum Yapılmamış
Adınız Soyadınız
Güvenlik Kodu
https://www.facebook.com/rhvmimarlik/videos/557660301802778
Yazar Bilgisi

H24 Haber H24 Haber infokariha.net Tüm Yazıları

BENZER HABERLER