Bakın, övünmeyi dövünmeyi bırakalım. Müslümancılık oynamayı da. Biz Müslümanız, Müslümancı değil. Müslümanım diyen herkesin her işini ve her sözünü savunmak zorunda değiliz.
Bırakın Övunmeyi Müslümancılık Oynamayı da
H24/ Gündem
Dilipak: Övünmeyi, dövünmeyi bırakalım, Müslümancılık oynamayı da; Müslümanım diyen herkesin her iÅŸini ve her sözünü savunmak zorunda deÄŸiliz
Abdurrahman Dilipak, "Övünmeyi dövünmeyi bırakalım, Müslümancılık oynamayı da, Müslümanım diyen herkesin her iÅŸini ve her sözünü savunmak zorunda deÄŸiliz" görüÅŸünü savundu.
Dilipak yazısında, "Son bir kamuoyu araÅŸtırmasında, en acil çözülmesi gereken sorun nedir diye sormuÅŸlar, cevap ne biliyor musunuz: %60 Ekonomik sorunlar (hayat pahalılığı ve iÅŸsizlik), %10 eÄŸitim, öÄŸretim, kültür, %12 göçmenler, %12 adaletsizlik ve ahlaki sorunlar, diÄŸerleri %6. Ä°ÅŸte asıl sorun bu tablo! Ülkedeki sorunun/krizin kaynağı olarak toplumun %12’si göçmenleri görüyor..
Adaletsizlik ve ahlaksızlıktan ÅŸikayet edenler de %12. Meseleyi eÄŸitim, kültür, sanat meselesi olarak görenler %10. Adalet ve ahlak, akıl-fikir, çok da insanların umurunda deÄŸil bu araÅŸtırmaya göre. Kimse dinsizlik, agnostizm, satanizm, deizmi, uyuÅŸturucuyu, fuhÅŸiyatı, ailenin dağılmasını, gençlerin halini öncelikli mesele olarak görmüyor sanki, toplumun geneli olarak.
Ä°ÅŸte asıl sorun bu sonuç. Buradan saÄŸlıklı bir siyaset, saÄŸlıklı bir ekonomi ve saÄŸlıklı bir toplum çıkmaz. Allah da böyle bir topluluÄŸa yardım etmez, aksine o topluluÄŸun iÅŸlerini sarp daÄŸlara sardırır.
Bize de “içimizdeki beyinsizlerin iÅŸledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allahım” demek düÅŸer. “Biz zalimlerden olduk” demek düÅŸer.
Bu durumda babanız peygamber olsa gelse, sizi-bizi kurtaramaz! (Ki, HaÅŸa, yeni bir peygamber gelmeyecek) ve zaten peygamberlerinin kurtarıcı gücü yok, onlar kurtuluÅŸa çağırır, göklerin hazinesinin anahtarı ve ordularının komutası peygamberlerin de elinde deÄŸildir. Kimi Allah’ın dinine yardım ederse, Allah da onlara yardım eder. Onlar mahzun da olmayacaklar." ifadesini kullandı.
Dilipak ÅŸunları kaydetti: "Bakın, övünmeyi dövünmeyi bırakalım. Müslümancılık oynamayı da. Biz Müslümanız, Müslümancı deÄŸil. Müslümanım diyen herkesin her iÅŸini ve her sözünü savunmak zorunda deÄŸiliz.
Hz. Ömer’in dediÄŸi gibi diyelim: Ben hata yaparsam ve bunu gören, duyan bilen biri beni uyarmazsa, benden uzak dursun, çünkü onda hayır yoktur.
O uyarır da ben bu uyarıyı dikkate almazsam, yine benden uzak dursun, çünkü bende hayır yoktur”. Ömer hata yaptığında ve hatasını dayatmaya kalktığında “seni kılıcımla düzeltirim” diyen sahabi ya da, Hz. Ömer’in, hutbede, öÄŸüt mahiyetinde, kiÅŸilerin muhayyer olduÄŸu bir konuda örfe iliÅŸkin bir sözü üzerine, zenci bir kadın, camide Hz. Ömer’i uyarır: Ayet ve hadiste olmayan bir konu hakkında, bizimle konuÅŸmadan bizim hakkımızda hüküm veremezsin” der.
Hz. Ömer de hutbede “Vallahi kadın Ömer’i susturdu” der. "