YILBAŞI VE SİYONİZM

H24/ Makale Yazar Mehmet Ali BİÇER 

Irkçı Emperyal Siyonizm “Dünya Devleti” emeline ulaşabilmek için tedricen, sinsi ve plânlı bir şekilde çalışır. Öncelik de kültürel yozlaşma ve asimilâsyona verilir. İkinci aşama yönetim şekli ile yöneticilerdir. Ve daha sonra silahlı kuvvetleri kendi güdümüne alarak, ülke ekonomisine tamamen egemen olurlar.

KÜLTÜR EROZYONU

Kültür Emperyalizminin, sömürgeci batı medeniyetinin bir başka versiyonu olarak, yılbaşı çılgınlığının kıskacında, piyango umutlarının girdabında maalesef çocuklarımız ve gençlerimiz kaybolup gitmektedirler. Milli ve manevi değerlerimize bağlı, ülkesine ve milletine hizmet aşkı ile yetişmesini istediğimiz genç nesillerin inancına, kültürüne, tarihine ve özüne dönmeleri için büyük efor göstermemiz gerekir.

ÖZE DÖNÜŞ HAREKETİ

Şanlı tarihini tanımayan genç kuşaklar, Noel figürüne sahiplenerek yozlaşmakta ve kimliksiz hale gelmektedirler. Kurban Bayramı’nda hayvan hakları savunucuları, Noel’de kesilen hindiler karşısında sus pus olmaları, yabancılaşmanın bir sonucudur. Bu sinsi oyuna dur demek ve gerçekleri görmek zorundayız. Noel Baba figürünün sevimli yüzü; Batı emperyalizminin sahte bir maskesi, kırmızı pelerini ise kanlı bir örtüsüdür. Afrika’da ekmek, su, ilaç bulamadığı için ölen çocukların artan sayısı bunun acı bir kanıtıdır.

YILGINLIK YOK, DİRENİŞ VAR

Filistinli, Suriyeli, Iraklı ve diğer yetimlerin feryadına “Yılbaşı, Noel, Piyango” serhoşluğu engel olmaktadır. İstiklal Marşı’nın dizeleriyle diyoruz ki “Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.” Bizim yaklaşımımız, sadece çocuklarımıza karşı bir görev değil aynı zamanda milletimize, vatanımıza karşı bir sorumluluktur. Hep beraber inançlı, eğitimli ve erdemli nesiller yetiştirmek zorundayız. Kültür emperyalizmine karşı, sömürgeci batının oyununu bozmak adına, yeni bir Dünya kurmak için, elbirliği ile topyekün kenetlenelim ve aslımıza, özümüze, tarihimize, inancımıza sımsıkı sarılalım istiyoruz.

HRİSTİYAN MİSYONER NE DİYOR?

1935 Yılında, Kudüs’te toplanan misyonerler konferansında, Misyoner Teşkilatı Başkanı Samaul Zouimer, açılış konuşmasında şunları söylüyor: Sizden Müslümanları Hristiyan yapmanızı istemiyorum. Sizin asıl göreviniz Müslümanları İslam’ dan uzaklaştırmaktır. Doğumundan ölümüne kadar boynuna haç takmasınlar, kiliseye gitmesiler, vaftiz olmasınlar ama, Hristiyan gibi yaşasınlar. Bunu çağdaşlık adı altında temin edebilirsiniz. Onları Allah’ı ve peygamberlerini tanımaz bir kişi haline getirin.

Müslüman milletleri ayakta tutan ahlâk, haya, iffet duygularından koparın. Eğer bunda başarılı olursanız, İslam Ülkelerinin sömürge haline gelmesi için fetih yollarını açan ileri karakollar kurmuş olursunuz. Sevk etmeye çalıştığınız yolda yürümeleri için İslâm Ülkelerindeki bütün beyinleri buna göre hazırlamanız gerekir. Bu ise Müslümanları dinlerinden uzaklaştırmaktan başka bir yolla mümkün değildir.

Eğer siz onlardan Allah ve Peygamber tanımaz bir nesil hazırlarsanız, büyük işlerle ve ülkülerle uğraşmazlar. rahatı, tembelliği, parayı ve nefsini sever, arzularını ve isteklerini tatmin için her çareye başvururlar. Hatta öyle hale gelirler ki, şehvet ve arzuları hayatlarının tek hedefi olur. Bir şey öğrenirse arzu ve isteklerine ulaşmak için öğrenir. Malını şehveti için harcar, en büyük makama gelse de nefis, arzu ve şehvetinin esiridir. Bu uğurda her şeyini feda eder. Ve onları emperyalist siyasetimiz için satın almak kolay olur. Ey misyonerler. Ancak Müslümanları bu hale getirdiğiniz zaman görevinizi başarılı bir şekilde tamamlamış olursunuz. (Kaynak: Yeşilay Dergisi Eylül 2002. Sayı 826. syf. 13)

Aziz Milletimize olan sevgimizle, “Yeniden Büyük Türkiye” idealimizle, siz kardeşlerimizi yürekten selâmlıyor, huzurlu ve saadetli günleri Cenab’ı HAKK’tan niyaz ediyoruz…

• siyonizm
• Yılbaşı
• Mehmet-Ali-BİÇER