VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
KÜNYE
FİRMA REHBERİ
İLAN REHBERİ
BİZE ULAŞIN
YAZARLAR
H24HBR

@ Haber Tarihi : 03 February 2020 01:28:48

0 Yorum

Kez Okundu.

ŞUBAT AYI; ŞEHÂDET AYIDIR!

ŞUBAT AYI; ŞEHÂDET AYIDIR!

"Hasan El-Benna’dan İskilipli Atıf Hoca’ya, Metin Yüksel’den Malcolm X’e, Abbas Musavi’den Zelimhan Yandarbiyev’e kadar birçok sembol ismin Şubat ayında şehit edilmesi nedeniyle “Şubat ayı şehadet ayı” olarak tanımlanıyor.

METİN YÜKSEL

23 Şubat 1979 Molla Sadrettin Yüksel’in Hoca’nın oğlu olan Metin Yüksel, ülkemizde genç yaşına rağmen İslami hareket içinde şuuru, uyanıklığı ve aktivitesiyle tanınıyordu. Yurdun dört bir yanında zalimlere ve işbirlikçilerine karşı amansız bir mücadele içindeydi. 23 Şubat 1979 Cuma günü Cuma namazı çıkışında yaşam alanları daralan kavmiyetçiler tarafından hunharca katledildi. Yüksel’in, “Şehadet bir çağrıdır tüm nesillere çağlara” şeklinde meşhur bir sözü vardı. Şehit edildiğinde 20 yaşındaydı.

HASAN EL-BENNA

12 Şubat 1949 Dünyanın birçok yerinde mensupları olan Müslüman Kardeşler Hareketi’nin (İhvan-ı Müslimin) kurucusu olan Hasan El Benna, hayatı boyunca İslami bir mücadelesi içerisinde yaşadı. Filistin meselesini İslam’ın meselesi olarak gündeme getirdi. Filistin’de savaşacak birlikler oluşturup cepheye gönderdi. 1949 yılının Şubat ayında bir konferansından çıkarken silahlı saldırıya uğradı. Polis hastaneye müdahale etti, tedavi görmesini engelledi. Orada ruhunu teslim etti. Şehadetinden sonra Kahire’de camiler kapatıldı. Erkekler tutuklandı. Namazını sadece kadınlar ve babası kıldı.

MALCOLM X

 21 Şubat 1965 19 Mayıs 1925’te dünyaya gelen Malcolm X, bir papazın 11 çocuğundan biridir. Malcolm’un hayatındaki en büyük değişiklik hapishanedeyken oldu. Eliah Muhammet’le tanışarak İslam’ı seçti ve Müslüman oldu. 27 yaşında tahliye olan Malcolm, gayretleriyle göz doldurarak milyonlarca Afro-Amerikalının umut sesi oldu. Hac farizasını yaptığı zaman farklı ırklardan ve renklerden insanlarla birlikte aynı Allah’a secde etmenin büyüsüne kapıldı ve ırkçılığın İslam dışı olduğunu fark etti. Bunu Amerika’ya taşıdı. Malcolm’un ünü, İslam ülkelerini sardı. Amerika’da çok büyük kitleleri peşi sıra sürükleyen Malcolm, ABD rejimi için tehlikeli olmaya başlar. 21 Şubat 1965’te suikastçıların kurşunlarına hedef olarak şehit edilir. Şehit edileli 40 yıla yaklaşmasına rağmen hâlâ tüm dünya Müslümanlarına örnek bir ölüm tarzına nasip olduğu için imrenilen, sevilen bir mücadeleci olarak hatırlanmaktadır.

ABBAS MUSAVİ

 17 ŞUBAT 1994 Şubat ayında şehit edilen önemli Müslüman önderlerden biri de Abbas Musavi. Lübnan’daki Hizbullah’ın genel sekreteriydi. Özellikle Güney Lübnan’daki siyonist işgale karşı yürütülen cihadda önemli yeri vardı. Bu hareketin liderlerinden olan Abbas Musevi, Allah’ın takdiridir ki bir şehidin şehadet yıldönümü törenlerinden dönerken hanımı ve bir çocuğuyla beraber İsrail ajanları tarafından 17 Şubat 1994’te şehit edildi.

İSKİLİPLİ ATIF HOCA

4 Şubat 1926 “Şapka Kararnamesi” ile ilgili olarak bir gece evinden alındı. Önce Giresun’da, sonra İstanbul’da beraat almasına rağmen ısrarla tutuklu bulunduruldu. Sonra Ankara İstiklal Mahkemesi’ne meşakkatli bir yolculukla gönderildi. 3 Şubat Çarşamba günü şapka hadisesiyle alakadar oldukları iddia edilen 44 masum ve mazlum insan, Kel Ali’nin riyasetindeki mahkemenin önüne çıktılar. Müdafaa sırası kendisine gelince de “Savunmaya gerek yoktur” dedi ve Hakim Kel Ali (Ali Çetinkaya) tarafından idama mahkum edildi. 4 Şubat 1926 Perşembe günü asılarak şehit edildi.

https://www.4x4bet123.com/ https://www.4x4bet123.com/

ES’AD ERBİLİ 

4 ŞUBAT 1931 Şeyh Es’ad Erbili, meşhur Menemen olaylarından dolayı, bu olaylarla hiçbir ilgisi olmadığı halde yargılanan ve idama mahkûm edilen ilim erbabındandı. Yaşı ilerlemiş olduğundan hakkındaki idam kararı resmen infaz edilmedi. Ama onu ortadan kaldırmak isteyenler 4 Şubat 1931’de kendisini hastanede zehirleyerek infazı daha insanlık dışı bir metotla gerçekleştirdiler.

ZELİMHAN YANDARBİYEV

 13 ŞUBAT 2004 Zelimhan Yandarbiyev, Çeçenistan’ın Cevher Dudayev’den sonra gelen ikinci devlet başkanı. Rusya’nın 1999’da Çeçenistan’ı ikinci kez işgal etmesinden sonra başlatılan cihadda önemli rol oynadı. İslami Uyanış ve Kalkınma Teşkilatı’nın da başkanlığını yapan Yandarbiyev, Çeçen direnişi hakkında İslam ülkelerini ve Müslüman halkları bilgilendirmek amacıyla muhtelif etkinliklerde bulundu, konferanslar verdi. Çeçenistan’ın bağımsızlık davasında önemli bir yeri olan Yandarbiyev, 13 Şubat 2004’te arabasına konan bir bombanın hedefi oldu. Ağır yaralanan Yandarbiyev, hastaneye kaldırılmasından kısa bir süre sonra şehit oldu. 24 ŞUBAT 1994

ŞEHİD MOLLA GIYASEDDİN

Gıyaseddin Barlak 1966 yılında Batman’ın Gercüş ilçesi Yünkuşak köyünde dünyaya geldi. Gıyaseddin, beyaz tenliydi. Saçı, sakalı kirpikleri ve vücudu bembeyaz olduğundan gözleri iyi görmezdi, buna rağmen okumaktan hiçbir zaman geri durmadı. Medreseden medreseye giden Gıyaseddin, Molla Cami kitabına kadar okudu. Siirt, Silvan, Ergani, Cizre, Sason gibi yerlerde zamanın büyük hocalarından dersler aldı. İmam hatip okulunu dışarıdan okuyarak bitirdi. Giyaseddin’in güzel bir sesi vardı, bundan dolayı Kur’an’ı çok güzel okurdu. Küçüklüğünden beri devamlı İslami camianın içinde bulunmuş, gayri İslami hiçbir oluşumun içinde bulunmamış, gayri İslami bir ahlak edinmemişti. Molla Giyaseddin, müezzin olarak görev yaptığı Tatvan Merkez Camiinde güzel ahlakı ile cami cemaatinin sevgisini kazanmıştı. Kısa bir süre zarfında camide Kur’an dersini verdiği onlarca talebesi olmuştu. Bir hastalığı sırasında kendisini ziyarete gelen arkadaşlarına şunları söylüyordu: “Allah’a şükürler olsun iyiyim; ama yatağımda ölmek istemiyorum. Ben İslam davası için mücadele edip şehit olmak istiyorum.” Amacı İslami bir nesil yetiştirmek olan Molla Gıyaseddin, gençlerle ilgileniyor, onlarla geziyor, hediyeler veriyor, kitap okutuyordu. Gıyaseddin, 1994 yılı Ramazan ayında Perşembe akşamı teravih namazından sonra eve giderken karanlık odaklarca kurulan pusuda şehid edildiğinde daha 28 yaşında idi. Cenazesine binlerce insan katıldı. Tekbir ve salavatlarla Gercüş Mezarlığına defnedildi.

25 ŞUBAT 1994 EL HALİL KATLİAMI

Filistin’in El Halil kentinde 25 Şubat 1994 tarihinde Cuma gününde sabah namazı kılan cemaatin üzerine bir yahudi tarafından açılan ateşle 67 Müslüman şehid oldu, 300’e yakın Müslüman da yaralandı. Katliamı gerçekleştiren yahudi, israil ordusunda yedek subaylık yapan ve bir siyonist terör örgütüne mensup biriydi. Katliamı askeri kıyafetler giyen iki yahudi işlemiş, biri boşalan şarjörü doldururken diğeri sürekli mermi sıkıyordu. Camiyi mezbahaya çevirdiler. Bir yahudi yerleşimci katliam hakkında şöyle diyordu: “İsterdim ki bu cesareti ben gösterebilseydim. Öyle bir cesarete sahip olsaydım hiç çekinmeden bu eylemi ben yapardım.” Olaydan sonra Hz. İbrâhim Camisi ibadete sekiz ay boyunca kapalı kaldı. Rivayete göre; Hz. İbrahim bu şehre yerleşmiş ve bir mabed inşa etmiştir. İşte bu mabed bugünkü Hz. İbrahim Camisi’dir. Yahudiler camiyi yıkıp yerine sinagog yapma düşüncesindedirler. İşgal yönetimi Hz. İbrahim Camisi katliamını dünya kamuoyuna, akli dengesi yerinde olmayan, aşırı dinci bir yahudi tarafından işlenmiş bir katliam olarak kabul ettirmeye çalışsa da inandırıcı olmadı. İsrail askerleri; cami hareminin kapılarını kapatmış ve namaz kılanların dışarı çıkmasına ve dışarıdan şehitlere ve yaralılara ulaşmaya çalışanlara engel olmuştur. Daha sonra da yaralıların hastaneye nakli esnasında ikinci bir katliam gerçekleştirmişlerdi. Filistin İslami Direniş Hareketi (HAMAS)’nin açıklamalarında da katliamın sadece gözü dönmüş bir yahudinin işi olmadığı olayın arkasında siyonist israil yönetiminin ve bunun da ötesinde siyonizm anlayışının olduğu vurgulandı. Olaydan sonra siyonist israil askerleri katliamın gerçekleştiği Halil İbrahim Cami’sini kuşatma altına aldı ve gazetecilerin olay yerine yaklaşmalarına engel oldular. Saldırıyı protesto için cami etrafına toplanan Müslümanların üzerlerine siyonist askerlerin ateş etmeleri üzerine de şehitler verildi. 26 ŞUBAT 1992

HOCALI SOYKIRIMI

Hocalı Katliamı, Karabağ Savaşı sırasında 26 Şubat 1992 tarihinde Azerbaycan Cumhuriyeti’nın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşanan ve Azeri sivillerin Ermenistan’a bağlı kuvvetler tarafından toplu şekilde öldürülmesi olayıdır. "Memorial" İnsan Hakları Savunma Merkezi, İnsan Hakları İzleme Örgütü, The New York Times gazetesi ve Time dergisine göre katliam, Ermenistan’ın ve 366. Motorize Piyade Alayı’nın desteğindeki Ermeni güçleri tarafından gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, Karabağ Savaşında Ermeni kuvvetlere komutanlık yapmış bugünkü Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ve Markar Melkonyan’ın aktardığına göre kardeşi Monte Melkonyan, katliamın Ermeni güçler tarafından yapılan bir intikam olduğunu açıklamıştır. İnsan Hakları İzleme Örgütü, Hocalı Katliamı’nı Dağlık Karabağ’ın işgalinden bu yana gerçekleşen en kapsamlı sivil katliamı olarak nitelendirmiştir. Azerbaycan Cumhuriyeti’nin resmî açıklamasına göre saldırıda 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycanlı Müslüman hayatını kaybetmiştir. Bununla birlikte, Mahmut Sami Ramazanoğlu (12 Şubat 1984), Necmettin Erbakan (27 Şubat 2011) gibi İslam Aleminin büyükleride Şubat ayında vefat etmişlerdir...

Allah hepsinden razı olsun, hepsini rahmet dileği ve saygı ile anıyoruz..."

Henüz Bu Haber İçin Yorum Yapılmamış
Adınız Soyadınız
Güvenlik Kodu
BENZER HABERLER