VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
KÜNYE
FİRMA REHBERİ
İLAN REHBERİ
BİZE ULAŞIN
YAZARLAR
H24HBR

@ Haber Tarihi : 02 July 2021 21:49:15

0 Yorum

Kez Okundu.

Sivas’ın Yıldönümünde Konuşulmayanlar

SİVAS’IN YILDÖNÜMÜNDE KONUŞULMAYANLAR (1)

H24/Gündem/Nurettin Şirin

SELMAN RÜŞDİ adlı İngiliz vatandaşı bir mürtedin Hz Resul-i Ekrem’in hürmet ve haysiyetine yönelik alçakça saldırılarını içeren ŞEYTAN AYETLERİ adlı kitap bütün dünyada büyük bir nefrete yol açarken, düzenlenen protesto gösterilerinde birçok müslüman kardeşiniz de şehit olmuştu...

İslam’ın değerlerini ve mukaddesatını savunmayı en büyük değer bilen ve bütün dünya müslümanlarına da bu sorumluluk bilincini aşılayan Merhum İmam Humeyni, Selman Rüşdi adlı bu alçak hakkında idam hükmünü verdi...

Bu idam hükmü aynı zamanda bu kitabın içeriğinden haberdar olup da bu kitabı yayınlayan tüm sorumlu yayıncıları da kapsıyordu. Bunun üzerine İngiltere emniyet ve istihbarat birimleri alarma geçtiler. Selman Rüşdi ve yayıncıları özel ve yakın koruma altına aldılar...

Diğer yandan da Şeytan Ayetleri adlı kitaba ve Hz Resulüllah’ın yüce şahsiyetine yönelik alçakça saldırıya tepkiler dalga dalga yayılıyordu...

SİVAS'IN YILDÖNÜMÜ'NDE KONUŞULMAYANLAR... (2)

Selman Rüşdi alçağının bu şeytanca girişimine bütün dünyada tepkiler gösterildiği gibi, Türkiye'de de gayretli müslümanlar, Hz. Resul-i Ekrem'in ihtiramı ve şahsiyetini savunmak için meydanlara döküldü.

İlk protesto eylemi Beyazıt Camiinde düzenlenirken, ikinci protesto eylemi de Taksim İngiliz konsolosluğu önünde düzenlendi. Her iki protesto eyleminin organizasyonunda da yer almıştık...

Müslümanların öfkesi sürerken, Aziz Nesin adlı melun, kalkıp Şeytan Ayetleri adlı kitabın tercümesini yaptırıp Aydınlık gazetesinde yayınlayacağını söyledi ve "kimseden de korkmuyorum" diyerek meydan okudu...

O sırada her yıl Şubat ayınında düzenlenen Şehitler Günü programında İstanbul Karagümrük Hakan sinemasındaki programda bir konuşma yapmış şöyle demiştim:

"O Aziz Nesin adlı melun Şeytan Ayetleri adlı kitabı çevirtip yayınlayacağını söylüyor. Onun bu küstahlığı sadece biz Türkiyeli müslümanlara değil, aynı zamanda dünyadaki bütün müslümanların inançlarına, değerlerine ve kutsallarına alçakça bir meydan okumadır. Biz de burada, şehitlerimizi andığımız bu gecede ilan ediyoruz ki; eğer bu Şeytan Ayetleri adlı kitap yayınlanmaya kalkılırsa, biz de Hz Resul-i Ekrem'in hürmet ve şahsiyetini savunmak için bu alçaklara gereken cezayı vereceğiz, madem ki o kimseden korkmuyorum diyor, biz de buradan bu kararlı duruşumuzu açıklıyoruz, bedeli ne olursa olsun."

Derken aylar geçti, birden duvarlara büyük büyük afişler yapıştırılmaya başlandı. Afişlerde Selman Rüştü'nün Şeytan Ayetleri kitabının yakında Aydınlık gazetesinde yayınlanacağı belirtiliyordu.... Ve yayınlanmaya başlandı....

SİVAS'IN YILDÖNÜMÜNDE KONUŞULMAYANLAR (3)

Şeytan Ayetleri adlı kitap Türkçesi Aydınlık gazetesinde yayınlanmaya başlayınca, İstanbul'da gayretli müslüman gruplar toplandı ve bu şeytanlığa ortak bir tepki verme kararı aldı. Alınan kararda Cağaloğlu'nda Cuma namazı ardından büyük bir protesto gösterisinin düzenlenmesi ve bu gazetenin dağıtımının her halükarda önlenmesi vardı.

Önce Cağaloğlu'nda büyük çaplı bir gösteri düzenlendi ve o gösteride "Türkiyeli Müslümanlar" yazılı bir bildiri okundu. O bildiri metnini de ben yazmıştım. O gösteriye polisin müdahalesi çok sert oldu, polis havaya kurşun sıktı, çok sayıda kardeşimiz de yaralanmıştı.

İstanbul'da ve Türkiye'nin diğer bölgelerinde gayretli müslümanlar bu Şeytan Ayetleri kitabını yayınlayan Aydınlık gazetesinin dağıtımını önlemeyi başardı, gazete çok geçmeden kendini kapatmak zorunda bıraktı...

Ama şeytanlık yine bitmedi....

VE SİVAS KOMPLOSU

Türkiye'nin hassas bölgelerinden Sivas'ta "Pir Sultan Abdal Şenlikleri" adlı altında her yıl geleneksel olarak düzenlenen program bu kez şehrin merkezine alındı ve o programa Aziz Nesin de çağrıldı. Sivas'taki yerel gazeteler ve İHA muhabiri Aziz Nesin ile röportajlar yapıp yayınladılar. Aziz Nesin o röportajlarında da anı küstahlığını sürdürünce ve bu açıklamalar Sivas'ta yayılmaya başlayınca, Sivas'taki onurlu müslümanlar Cuma namazı çıkısında Aziz Nesin ve Selman Rüşdi'yi protesto etme kararı aldılar ve Cuma namazının ardından büyük bir protesto gösterisi düzenlendi....

Bu protesto gösterisinde bir bildiri okundu. Bu bildiri İstanbul'da okunan bildirinin aynısı idi, altında "Türkiyeli Müslümanlar" değil de, sadece "Müslümanlar" yazıyordu. Yani benim İstanbul'da metnini yazdığım bildirinin metni aynen Sivaslı kardeşlerimiz tarafından da okunmuştu...

Daha sonra Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi, Sivaslı kardeşlerimizi yargılarken, bildirinin altındaki "Müslümanlar" imzasını örgüt ismi olduğuna hükmetti ve onlara anayasal düzeni yıkmaya teşebbüsten müebbet hapis cezası verdi...

SİVASIN YILDÖNÜMÜNDE KONUŞULMAYANLAR (4)

Sivaslı kardeşlerimizin okuduğu bildiri metninden de atılan sloganlardan da görüleceği üzere, bu protesto gösterisinin tek bir hedefi vardı, o da Selman Raşdi Şeytan Ayetleri ve bu kitabın Aziz Nesin tarafından çevrilerek yayınlanması idi...

Ne bildiri metninde, ne konuşmalarda ne de sloganlarda alevileri hedef alan en küçük bir ifade olmadığı gibi, bunun iması bile yoktu. Pir Sultan Abdal'ı anmak, onun adına şenlik düzenlemekten daha doğal ne olabilirdi. Bu şenlikler ilk olarak da düzenlenmiyordu, şimdiye kadar da kimsenin bu şenliklerle ilgili bir tepkisi olmadığı gibi, alevilerin hedef alan herhangi bir çıkış da sözkonusu değildi...

https://www.4x4bet123.com/ https://www.4x4bet123.com/

Dolayısıyla, Sivas'taki asıl şeytanca komplonun üzerini örtüp, Şeytan Ayetleri küstahlığına perde çekip, sanki bunlar orada hiç konu olmadı, sanki Aziz Nesin denen o alçak orada, İslam peygamberine hakaret etmeyi sürdürmedi, sanki müslümanların inançları, değerleri ve duygularına saldırı olmadı da, alevilere yönelik bir kindarlık ve düqmanlık vardı gibi gösterleye kalmak o şeytanca komplonun bir bir başka parçası idi...

Hem Aziz Nesin hem de Pir Sultan şenliklerine katılan alevi ozanlar Madımak otelinde kalıyordu. İkindi sonrası, akşam vaktiydi, halk da işten çıkmaya başlamıştı....

İşte o sırada karanlık odaklar, Aziz Nesin'in Madımak otelinde kaldığını ve şu anda da orada olduğunu ortaya attılar ve bir manipülasyon gerçekleştirdiler. Göstericiler açısından Aziz Nesin'in nerede olduğu ve nerede kaldığı bilinen bir şey değildi....

Evet, insanlarda Aziz Nesin'e karşı büyük bir öfke içindeydi ama, onun kaldığı otele gitmek, otele bir baskın düzenlemek vs. gibi bir niyetleri ve düşünceleri yoktu....

Ama Türkiye'de Alevi- Sünni ayrımı ve gerginliği çıkarmayı ve bunu da kalıcı bir yara haline döndürmeye planlayan gladyo güçleri, suyun akışını Madımak oteline doğru çevirerek, sanki aleviler hedefe alındı, alevilere düşmanlık sergilendi, görüntüsü verilerek, bir taşla iki kuş vurulmak isterdi...

Hz. Peygambere ağır bir hakarette bulunmak Sünni bir müslümanın canını yakıyor da, alevi müslümanın canını yakmaz mı? Hz. Muhammed Mustafa (sa.v) sadece sünnilerin peygamberi mi? Nitekim, bu Selman Rüşdi adlı alçak hakkında idam hükmünü veren İmam Humeyni bir Şii müslüman değil miydi?

Mesele buradadır, hiç kimse ne Sünni, ne Şii, ne Alevi tartışması yapmaya kalkmasın. Mesele Hz. Resul-i Ekrem'in hürmetidir. Kur'an buyuruyor ki, "o size nefislerimizden daha evladır" Yani onun varlığı ve değeri, sahip olduğumuz her şeyden daha üstündür ve daha değerlidir.

Diğer yandan Aleviler bizim kardeşimizdir, canımızdır. Alevilerin ne canına, ne malına, ne onuruna zerre kadar kim zarar vermeye kalkarsa bunu en büyük gaflet ve ihanet olarak görürüz.

Ortada oynanan kahpe bir oyun vardır ve yıllardır da bu oyun üzerinden devşirmeler devam etmektedir....

SİVAS'IN YILDÖNÜMÜNDE KONUŞULMAYANLAR (5)

Bugün Sivas'ta yaşanan o komplo ve provokasyonların ardından onlarca müslüman kardeşimiz 25 yıldır zindandalar!

Onlar hakkında verilen hüküm ve ardından da Erzincan Başbağlar'da gerçekleştirilen katliam, hep Gladyo operasyonları olarak tarihte yerini almıştır.

Emperyalizm bu topraklarda, genelde bölgesel coğrafyada, müslümanların mezhebi farklılıkları üzerinden operasyonlar çekmiş ve hep yaralar açmıştır. Sivas bu yaralardan biridir.

Bugün Sivaslı tutuklu kardeşlerimizi suçlu ve katil gibi göstermeye kalkmak, onları yalnız bırakmak, onların serencamına duyarsız kalmak hiç bir şey ile izah edilemez ve gerekçelendirilemez...

Onları bilen bilir, tanıyan tanır. Müslüman müslümanın kardeşidir, onu ne bırakır ne de düşmana teslim eder....

Bizler yıllar boyu kardeşlerimizi tağutların elinde tutsak bıraktık, ne adlarını biliriz, ne kendilerini tanırız. Halbuki onlar, İslam'ın mukaddesatına, Hz. Resulüllah'ın hürmetine adanmış adsız kahramanlardır...

Dolayısıyla, Sivas'ta Aziz Nesin komplosunu ortaya çıkaran elleri de, Madımak otelinde insanların ölümüne sebep olanları da birlikte lanetliyor, Alevi Sünni Şii, hiç bir müslümanın böylesi komplolara bir daha düşmemesini Allah Tebareke ve Teala'dan niyaz ediyorum...

SİVAS'IN YILDÖNÜMÜNDE KONUŞULMAYANLAR (6)

Sivas komplosunun bir diğer parçası, kendisini PKK'nın Dersim Eyalet Komutanı diye tanıtan Dr. Müslüm Baran adlı çete şefinin Sivasın intikamı" görüntüsü altında Erzincan Başbağlar köyünde 33 Masum köylüyü kurşuna dizdirmesidir.

O dönemde, Dersim bölgesinde PKK dışında TİKKO ve benzeri sol örgütler etkindi ve PKK burada istediği gibi yerleşemiyor ve güç edinemiyordu. Hatta TİKKO ve diğer örgütlerden bazı kişileri de öldürürmüştü.

Sivas'ta yaşanan o menfur durumdan istifade etmeye kalkan PKK, Dersim uzantıları eliyle Başbağlar katliamını gerçekleştirerek, hesapta alevi halkın sempatisini almak için, "sizin intikamınızı aldık" mesajını vermek istedi.

Halbuki Aziz Nesin'i Sivas'a getirten, Şeytan Ayetleri'nin Aydınlık Gazetesi'nde yayınlattıran, Madımak ve Başbağlar'daki meşum hadiseleri yaşatan hep aynı eldi...

Evet Biz bu oyunu unutmadık, unutmayacağız....

Nureddin şirin..

Henüz Bu Haber İçin Yorum Yapılmamış
Adınız Soyadınız
Güvenlik Kodu
BENZER HABERLER