VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
KÜNYE
FİRMA REHBERİ
İLAN REHBERİ
BİZE ULAŞIN
YAZARLAR
H24HBR

@ Haber Tarihi : 14 April 2020 21:34:26

0 Yorum

Kez Okundu.

NABUCCO’NUN ARKA YÜZÜ

NABUCCO’NUN ARKA YÜZÜ

Prof.Dr. Doğan AYDAL Nabucco hattı  yüzyılın projesi değildir.

Hatta karanlık odalarda kotarılmış Türkiye’yi, Orta Doğu eksenine mâhkum edecek bir projedir.

Önümüze konulan ise boru hattı yapımı esnasında müteahhitlerimiz alacağı bir kaç ihaledir.

Kaldı ki; Nabucco hattının ve verilecek müteahhitlik projelerin yönetimi de Avusturya OMV flirketinde olacağından, bize verilenler beklentilerimizin çok altında olabilir.

Türkiye içinden geçecek 2000 km boyunca tahsis edilen, ekilip dikilmeyen, binlerce km2 arazinin bedavadan bekçiliği de bu işin tuzu biberi olacaktır.

Hükümetimiz 13 Temmuz 2009 tarihinde Nabucco projesini imzalam ve bu antlaşma birçok basın yayın  organı tarafından “yüzyılımızın en önemli projesi” olarak takdim edilmişti.

Peki gerçek nedir?

Gerçeği derinlemesine incelemeden önce Nabucco boru hattının kapasitesinin ne olduğunu tam olarak ortaya koymalıyız ki; gerçeğin hiç de takdim edildiği gibi olmadı daha yazımızın başlarında rahatça anlaşilabilsin.

Nabucco projesi bitmifl olsa ve tam kapasitesi olan 31 milyar metreküp y›l gaz temin etse bile, temin edilen bu gaz miktar› Avrupa’nın yıllık ihtiyacının ancak % 5 kadari olacak. Kaldıki; Nabucco projesinin bütün işlemler bitirilebilse ve gaz verilebilse bile 2020 yılına kadar 4.5 milyar m3 ile 13 milyar m3 arasında değişecektir ki; bu miktar Avrupa’nın gaz ihtiyacının % 1–2’sini ancak karşılayabilecek. Nabucco projesinin temel hedeflerinden birinin Rusya’nın gaz satışları üzerindeki hegemonyasının azaltılması olacağı  söylenmiştir.

Bu söylem birçok bakımdan gerçekten uzaktır. Kaldı ki biraz sonra anlataca¤›m ba¤lant› ve olaylardan sonra Rusya’nın hegemonyasının kırılamadiğında, aksine daha da güçlendirildiği ortaya çıkacak. fiimdi dilerseniz Nabucco projesi hakkında temel bilgilere sahip olmayan okuyucuları da düşünerek Nabucco projesinin ne olduğunu kısaca anlatalım.

Ülkemiz doğalgaz deposu Asya ile Avrupa ülkelerini en kısa yoldan ulaştıracak en kısa köprüdür. Nabucco Boru hattı bitirebilse gaz, Azerbaycan üzerinden Gürcistan’a gidecek, oradan Türkiye’ye girip, Erzurum, Ankara üzerinden geçip, Trakya üzerinden Avrupa’ya ulaflacak. Özetle önemli bölümü Hazar kaynaklı gazı, Trakya’dan başlayıp, Bulgaristan, Romanya, Macaristan üzerinden Avusturya’ya ulaştıran projenin adıdır

Nabucco Boru Hattı Projesi... Bu projenin 2010 yılında bafllayıp 2013 yılında bitirilmesi planlanıyor. Baflta BOTAfi (Turkey) olmak üzere OMV (Avusturya), MOL (Macaristan), Transgaz (Romanya) Bulgargaz (Bulgaristan), RWE (Almanya) flirketlerinin % 16.67 hisse ile ortak oldukları bu proje, Avrupa Birliği’nden önemli bir destek de almakta. Bu ortaklardan Almanya hariç diğerleri, 28 Haziran 2005 tarihinde antlaşmayı imzaladı, Almanya’da fiubat 2008’de bu ortaklıga katıldı. Bilindiği gibi Erzurum şehrimize ayrı kanattan boru hattı gelmekte. Bunlardan bir tanesi geçmişte  adını çok duyduğumuz BTC (Bakü-Tiflis Ceyhan) hattı. Bu boru hattı petrol boru hattı olup, hemen yanına gaz hattı konulma imkanı da vardı.

Bu borunun hemen yanına Güney Kafkasya (BAKÜ-TİFLİS-ERZURUM) boru hatt› döşendi ve bu hat 15 Aralık 2006 tarihinde işletime açıldı. Diğeri ise, iran Tebriz üzerinden gelip Erzurum’a ulaşan hattır. Nabucco projesinin bizim açımızdan en olumsuz yönlerinden biri de Güney Kafkasya boru hattının Nabucco’ya tahsis edilecek olmasıdır. Güney Kafkasya’da yeni bir boru hattı inşa edilmeyecekse ve ülkemize gaz temin eden ve başlangıç kapasitesi 6.6 milyar m3 olan ve ka Türkiye’ye pasitesi 2012 yılında 20 milyar m3/yıl’e çıkacak olan Güney Kafkasya boru hattı Nabucco’ya ‘ya tahsis edilecek ise gaz temini problemi Türkiye için daha da büyüyecek demektir.

Bu sebeple benim bütün makale ve kitaplarımda yeni inşaa edilmesi gereken “Güney Kafkasya” boru hattından söz etmişimdir. Eğer eski boruya monte edilecek ise bu boru vasıtası ile Türkiye’ye gelen 6.6 Milyar metreküp gaz ne olacak?

Nabucco hattından bize gaz da verilmeyeceği sıksık söylendiğine göre mevcut gaz arzında 6.6 milyar metreküp de azalma olacak demektir. Bu bile projenin çok akıllı bir proje olmadıgını göstermeye yeterlidir. Eski hat veya yeni bir boru hattı yapılabilirse, bu boru hattı Hazar Denizi’nin altından geçecek olan ve Türkmenistan’dan gaz taşıyacak olan boru ile birleştirilecektir. Nabucco projesinin bizim açımızdan en olumsuz yönlerinden biri Güney Kafkasya boru hattının Nabucco’ya tahsis edilecek olmas›d›r.

CEVABI VERİLMEYEN SORULAR

Bir başka bilinmeyen husus da, bu hat Nabucco’ya ba¤land›ktan sonra Gürcistan’a daha önceki antlaflmalar ile verilen %5’lik payın ne olacağıdır. Rakamlardan da anlaşılacağı üzere bir baflka problem de boru kapasiteleri arasında farktır. Güney Kafkasya’dan, Türkiye’ye do¤ru gelen hat 42 inç (1,070 mm) çaplı ve maksimum 20 milyar metreküp kapasiteli iken Nabucco hatt› (Avusturya Baumgarten Erzurum) 56 inç kalınlılığında (1,420 mm) ve 31 milyar metreküp kapasitelidir. Bunun bir diğer anlamı Azerbaycan ve Türkmenistan kaynakları temin edilse bile 11 milyar metreküplük baflka kaynaklar bulunması mecburiyetidir. Zira Azerbaycan ve Türkmenistan kaynaklar› tek bafllar›na bu ihtiyac› karşılayamamakta.

https://www.4x4bet123.com/ https://www.4x4bet123.com/

Eğer hersey yolunda gitse Azerbaycan’ın şah Deniz sahasında 2013 yılında üretebileceğini düşündüğü yıllık 8 milyar metreküplük bir kapasite mevcuttur. On milyar/yıl kapasiteli kaynağın ise Türkmenistan olacağı söylenmekle beraber Türkmenbaşı Şehrinden Bakü istikametine yapılmış bir boru hattı maalesef yoktur. Olmaması için de iran ve Rusya vargüçleri ile çal›flmaktalar. Rusya, Hazar Denizi’nin tabanından boru hattının yapımını güçleştirmek için 12 May›s 2007 yılında Kazakistan ve Türkmenistan ile gaz antlaşması yapmıştır.

Bu antlaşmaya göre her iki ülke ürettikleri gaz› Orta Asya Merkez gaz boru hattına  (Central AsiaCenter gas pipeline system) vereceklerdir. Hazar Denizi’nde boru hattının yayapını engellemek için iran’da elinden geleni yapmakta. İran Dişislerleri Bakan Yardımcısı  Mehdi Safari, 4 Eylül 2008 tarihinde boru hatları nın yapılmasının Çevre kirliliğine yol açacağı tezini savunarak, boru hattı nın yapimına müsaade etmeyeceklerini duyurmustu. Bunların bir di¤er anlam› da Türkmenistan’dan geleceği düşünülen 10 milyar metreküplük gazın  da şimdilik hayal olduğudur . Bir baflka bilinmeyen problem de, Hazar deniz yatağında bulunan gazların hangi ülkeye ait olacağı sorusudur.

Bu problem de henüz çözülmüş değildir. Hazar denizi ile ilk antlaşmanın Kızıl devrimin hemen sonrasında,1921 yılında ve 1940 yılında SSCB ile Persia (şimdiki iran) arasında gerçekleştiğini görüyoruz. Bu anlaşmalara göre Hazar denizi iki ülke tarafından bölünmüş ve sonrasında iki taraf arasında, küçük pürüzler dışında herhangi bir ihlal olmadan, 1991 yılına kadar da uygulanmıştır. Ancak SSCB’nin meflhur “Glasnost ve Prestroyka” sonras›nda dağılacağı kimsenin aklına bile gelmemifltir. Olmaz denen olay 1991’de gerçekleflince, Orta Asya’daki Cumhuriyetler SSCB’den ayrılarak bağımsız cumhuriyet olmuşlardır.

Bizim konumuzla ilgili olan tarafı ise, bu ayrılan cumhuriyetlerden Kazakistan, Azerbaycan ve Türkmenistan’ın da Hazar Denizine komşu olmasıdır. Bu ülkeler, SSCB ve Persia(iran) arasında 1921’de ve 1940’da imzalanan anlaflmalarda imzaları bulunmadığını ve dolayısıyla tanımayacaklarını beyan etmişlerdir. Buna karşılık iran, Hazar denizi ortalar›nda, Azerbaycan tarafından petrol ve doğalgaz aramak için başlatılan sondaj çalışmalarını durdurmak için bölgeye savaş gemi ve jetlerini gönderince, araştırma Mesut Yılmaz’ın anlaşılamayan doğalgaz anlaşması Ortalıkta ihtiyaç fazlası doğalgaz antlaşması varken, Yılmaz hükümetinin, 31 Mart 2001’de Mısır ile yaptığı doğalgaz antlaşmasının sebebi uzun süre merak konusu oldu işte başka başka problemler de bu kaynaklar sebebiyle ülkemizin başına bela olmak üzeredir. fiimdi isterseniz bu kaynakları ve gerçekleşebilirse bu kaynakların başimıza açacağı muhtemel problemlere bakalım.

Telaffuz edilen kaynaklardan biri Irak’ın kuzeyinden temin edilecek gaz olarak ifade edilmektedir. Bilindiği üzere Irak’ın yasal statüsü bugün bile tartışmalı durumdad›r. Irak’ın kuzeyinde bulunan Khor Mor ve Chemchemal gaz bölgelerindeki gazların boru hatları ile Diyarbakır –Bismil ilçesine getirilmesi ve buradan Nabucco hattına verilmesi planlanmıştır. Bir diğer gaz gelişi de Irak’ın Ekas bölgesinden Arap gaz hattına verilip Suriye üzerinden Türkiye’ye verilecektir. Bunlar iyi güzel de, bütün bunlar yapılınca Türkiye Irak’ın kuzeyindeki oluflumu gayri resmi de olsa tanımış olmayacakmıdır? Türkiye’nin bu yeni oluşum üzerindeki etkisi Avrupa gaz güvenli¤i bahane edilerek daha da azalmayacak mıdır?

Macaristan’ın MOL şirketi Nisan 2008’de Bu bölgede ruhsat sahibi olan Pearl Petroleum flirketinin % 10 hissesini 350 milyon dolar vererek almıştır. Yani bundan sonra karşımıza Irak kuzeyindeki oluşum degil Avrupalı şirketler çıkacaktır. Ortalıkta ihtiyaç fazlası doğalgaz antlaşması varken, Yılmaz hüküme tinin, 31 Mart 2001’de Mısır ile yaptığı doğalgaz antlaşmasinın sebebi uzun süre merak konusu oldu (Tablo). Mısır’dan getirilecek olan gazın boru hattını döşeyecek olan EMG(Eastern Mediterranean Gas) şirketinin israil şirketi olmasının sırrı, Haziran 2004 yılında, Gazprom balkan Alekseyi Miller’in, israil Enerji ve Alt yapı bakanı Joseph Paritzky ile görüşüp, 6 milyar m3 yıllık gaz satışı için anlaflma yapmasına kadar hiç anlaşlaması. Bu konuyu “Maden Savaflları” adlı kitabımda anlattığım için burada detaylandımayacağım. Mısır, Ürdün, Suriye ve Lübnan “Arap gaz Boru” hattı adı altında birleşik bir boru sistemi kurmaya kara vermişler ve Eylül 2004’de bu hattın Irak gaz agı ile birleşmesini de onaylam›lardır.

Mısır El Arish-Akabe(Ürdün) hattı 2003 yılında bitirildi. Akabe-El Rihab (Ürdün) hatt› 2005 yılıda bitirildi. Suriye Deir Ali-El Rayan üzerinden Humus şehrine kadar olan hat ise fiubat 2008’de bitirildi. Bu arada El Arish’den israil’in Askelon şehrine deniz altından da bir boru döşendi . Bu arada dikkatlerimizden kaçsa da 4 Ocak 2008’de Halep-Kilis boru hattının ihalesi yapıldı. Ancak ne gariptir ki, Halep_Kilis hattı  ve Suriye’deki hatları döşeyen şirket, etkisini azaltmaya çalıştığımız Rus Gazprom şirketinin bir alt kuruluflu olan Stroytransgaz. Hani biz bütün bu zahmetlere Rusya’nın bölgedeki etkisini azaltmak için giriyorduk?

Bu arada Mısır üzerinden gelecek olan bütün boru hatlarının Mısırdan  sonraki ikinci ortağı israil’in Merhav şirketidir. Mısır ile birlikte oluşturduklar› Eastern Mediterranean Gas Company şirketinin üçüncü ortağı da yine bir israil ABD sermayesi olan Ampal-American Israel Corp şirketidir. Acaba yetkililerimiz bütün bu bağlantıları gördükten sonra hâlâ çok önceden planlanmış  bir Ortadoğu projesinin içinde figüran olduklarını anlamıyorlar mı merak ediyorum doğrusu. Çok yakın bir gelecekte Novorossiysk veya Supsa limanından Samsun limanımıza deniz altından veya üstünden gelen petrol ve/veya doğalgaz ’ın varlığını duyarsak sürpriz olmamal›. Bu hatt›n tamamlayıcısı olarak Samsun Ceyhan boru hattının ve Ceyhan- israil (Hayfa liman›) boru hatt›n›n yap›lmas› da yeni geliflen flartlar ve dengeler çerçevesinde sürpriz olmamalı. Bu projenin tamamlayıcısı olarak Dünya’n›n üçüncü büyük rezervine sahip ( 25.36 trilyon metreküp) Katar’dan iskenderun körfezi veya Hayfa liman›n yap›lmas› planlanan boru hatt› da bu projenin vazgeçilmez bir unsuru olacak Mısır’dan getirilecek olan gaz›n boru hatt›n› döfleyecek olan EMG’nin israil şirketi olduğu, Gazprom başkan› Alekseyi Miller’in, israil Enerji ve Alt Yap› Bakan› Joseph Paritzky ile görüşüp, 6 milyar m3 yıllık gaz satışı  için anlaflmasıyla ortaya çıktı.

 Putin, Ağustos ayında Türkiye’ye boşu boşuna gelmeyecektir. Boru hatlar›na döflenecek fiberoptik sistemler ve röle istasyonları ile yapılan casusluk çalışmalarını “Enerji Kan Kokuyor” kitabımda detaylı olarak anlattım.

Buna bir de Nabucco hattı eklenmiş olacak. Putin enerji kartını oynuyor Rusya, petrolünü ve doğalgazını, kendi kontrolünde pazara sürmek, bu enerji kartının verdiği ekonomik ve siyasi gücü sonuna kadar kullanmak istiyor. Dünyanın en fazla gaz rezervine (47.65 Trilyon metreküp) sahip ülkesi olan Rusya’nın durumu ise ayrıca ve dikkatle incelenmelidir. Rusya, kendi petrolünü, doğalgazını, kendi kontrolünde pazara sürmek istemekte. Bu enerji kartının kendine verdiği ekonomik ve siyasi gücü sonuna kadar kullanabilmek için, bugün de, gelecekte de, elinden gelen her şeyi yapacağa da benzemekte.

Rusya’nın Asya kaynaklı dogalgaz ve petrol sevki için alternatif güzergahlar› da üç ayrı hat olarak hazırdır. Bunlardan ilki, Kazakistan’daki Tengiz yataklarından, Atyrau, Astrakanskaya, Komsomolskaya, Kropots kinskaya üzerinden Karadeniz kıyısındaki Novorossiysk limanı güzergahıdır. İkinci alternatif hat Azerbaycan’daki Bakü yataklar›ndan Grozni(Çeçenistan), Tilhoretsk üzerinden Novorossiysk limanı güzergahıdır.

Üçüncü hat ise, Bakü yataklar› petrollerini Gürcistan üzerinden geçirerek Gürcistan’daki Supsa limanına ulaştıran hattır. Hala Gürcistan niye karşı diye düşünüyor musunuz? Rusya karşı kartını oynamış ve Nabucco hattının geçeceği güzergahı güvenilmez, yatırımı riskli alanlar arasına sokmuştur. Bu arada gürültüye giden, ölen, yaralanan ve göçmek zorunda kalan Gürcüler, Abhazlar, Acarlar ve Güney Osetyalılar bu dev ler savaşının zavallı figüranlarıdırlar. Filler savaflmakta, çimler ezilmektedir. Boru hatlarının ve petrol vanalarının bulunduğu Çeçenistan’ın başkenti Grozni’yi öğrendikten sonra, hala Çeçenistan’da çok yakın bir geçmişte bu kadar kan neden döküldü diye düşünüyor musunuz? Karadeniz limanı olan Novorossiysk’e bu kadar petrol ve doğalgaz gelirken, meflhur “Mavi akım projesi” bu kadar kolay nasıl gerçekleşti diye hala düflünüyor musunuz?

Rusya açısından bir baflka önemli husus ise Nabucco hatt›n›, Batl›k denizinde 1997 yılından beri yapmaya çalıştığı ve St Petersbourg-Almanya Nord Stream gaz boru hatt›na rakip görmesidir. Bu hatt›n yapımı aşamasında bir çok problem ile u¤raflan Rusya bir de Nabucco’dan kaynaklanabilecek problem istememektedir. Rusya her platformda Mavi Akım2 ve Novorossiysk-Samsun-Ankara hattı ile Nabucco’ya bağlanmasının daha ekonomik ve gerçekçi olacağı tezini savunmakta. Bir başka deyişle Putin, Agustos ayında Türkiye’ye boşu boşuna gelmeyecektir. Boru hatlarına döşenecek fiberoptik sistemler ve röle istasyonları ile yapılan casusluk çalışmalarını “Enerji Kan Kokuyor” kitab›mda detayl› olarak anlattım. Buna bir de Nabucco hattı eklenmiş olacak. Sonuç olarak ifade etmek gerekirse Nabucco hattı yüzyılin projesi değildir. Hatta farklı karanlık odalarda kotarılmış Türkiye’yi, Orta Do¤u eksenine mâhkum edecek bir projedir.

Önümüze konulan ise boru hattı yapımı esnas›nda müteahhitlerimiz alaca¤› bir kaç ihaledir. Kaldı ki; Nabucco hattının ve verilecek müteahhitlik projelerin yönetimi de Avusturya OMV şirketinde olacağindan, bize verilenler beklentilerimizin çok altında olabilir. Türkiye içinden geçecek 2000 km boyunca tahsis edilen, ekilip dikilmeyen, binlerce km2 arazinin bedavadan bekçiliği de bu işin tuzu biberi olacak. Ortak olunan ülkelerin Avrupa’nın güçlü ülkeleri olmaması  sebebiyle AB macerasında bu ortaklardan himmet beklemek de abesle iştigal olacak. İdarecilerimizin bu yazılanları ön yargısız değerlendirmesi en büyük dileğim.

Putin enerji kartını oynuyor Rusya, petrolünü ve doğalgazını›, kendi kontrolünde pazara sürmek, bu enerji kartının verdiği ekonomik ve siyasi gücü sonuna kadar kullanmak istiyor. D 80 EKOVITRIN A⁄USTOS 2009 Putin, Ağustos ayında Türkiye’ye boşu boşuna gelmeyecektir. Boru hatlarına döşenecek fiberoptik sistemler ve röle istasyonları ile yapılan casusluk çalışmalarını“Enerji Kan Kokuyor” kitabımda detaylı olarak anlattım. Buna bir de Nabucco hattı eklenmiş olacak.  Ancak ne gariptir ki, Halep_Kilis hattı ve Suriye’deki hatları döşeyen  şirket, etkisini azaltmaya çalıştığımız Rus Gazprom sirketinin bir alt kuruluşu olan Stroytransgaz. Hani biz bütün bu zahmetlere Rusya’n›n bölgedeki etkisini azaltmak için giriyorduk?

Bu arada Mısır üzerinden gelecek olan bütün boru hatlarının Mısır'dan sonraki ikinci ortagı israil’in Merhav şirketidir. Mısır ile birlikte oluşturdukları  Eastern Mediterranean Gas Company şirketinin üçüncü ortağı da yine bir israilABD sermayesi olan Ampal-American Israel Corp şirketidir. Acaba yetkililerimiz bütün bu bağlantıarı gördükten sonra hâlâ çok önceden planlanmış  bir Ortadoğu projesinin içinde figüran olduklarını anlamıyorlar m› merak ediyorum doğrusu. Çok yakın bir gelecekte Novorossiysk veya Supsa liman›ndan Samsun limanımıza deniz alt›ndan veya üstünden gelen petrol ve/veya doğalgaz’ın varlığını duyarsak sürpriz olmamalı. Bu hattın tamamlayıcısı olarak Samsun Ceyhan boru hattının ve Ceyhan- israil (Hayfa limanı) boru hattının yapılması da yeni gelişen şartlar ve dengeler çerçevesinde sürpriz olmamalı. Bu projenin tamamlayıcısı olarak Dünya’nın üçüncü büyük rezervine sahip ( 25.36 trilyon metreküp)Katar’dan iskenderun körfezi veya Hayfa limanın yapılması planlanan boru hattı da bu projenin vazgeçilmez bir unsuru olacak. Rusya’nın Asya kaynaklı doğalgaz ve petrol sevki hatları 

Henüz Bu Haber İçin Yorum Yapılmamış
Adınız Soyadınız
Güvenlik Kodu
BENZER HABERLER