VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
KÜNYE
FİRMA REHBERİ
İLAN REHBERİ
BİZE ULAŞIN
YAZARLAR
H24HBR

@ Haber Tarihi : 13 August 2022 13:25:31

0 Yorum

Kez Okundu.

HİSSİYAT- I DİNİYE (1)

HİSSİYAT- I DİNİYE (1)

H24/ Makale / Metin HASIRCI 

Hissiyat-ı diniye böylece, ortaya çıkınca kendilerine tapacakları mabutlar bulmağa girişmişlerdir. İnsani yet daha sonra Vahdaniyeti yani tekliği idrak etmiş, bu mabuda secde-i şükrana başlamıştır. Bu bakımdan, insanlığın din anlayışı nazarı dikkate alınırsa, putperestlik, müşriklik, vahdaniyet perestlik gibi, üç dev ir yaşandığı ortaya çıkar. Vahdaniyet esası yani bir, Allah anlayışına tasdik verenler, dinin en son tekâmülünü temin edenlerdir. (41-insan resimleri 9 adet resim altı yazısı: çeşitli kabilelere mensup, kadın ve erkekler.) 

İnsanların Cinsleri Ve Hükümetlerin Kurulması

İnsaniyetin medeniyet yolculuğunda başlangıç sayıl an ilerleme sebeplerinin başında hükümetler idaresinde toplu yaşamalarıdır. İnsanların kurduğu ilk hükümetin işi, mevcudu korumak olmuştur. Bu insanların kısmı azamı, disiplinli ve inzibati bir anlayışla var ola bileceklerini idrak etmiş olmalarıdır. Farklı kabileler halinde yaşayarak, bir Başkana tabi olmuşlardır.(42) Hükümetlerin ortaya çıkması ve kurulmasına sebep sadece kendimizi korumak hissiyatından değildir. Bu hususta sanayiyi de, nazarı itibara almak gerekir. Bir çok, servet sahibinin, zenginliğini korumak için birçok, cemiyetler ve hükümetler kurdukları görülmüştür. Fakat sanayi veyahut servet sahibi kimseler tarafından, vücuda getirilen hükümetler, harp korkusu ile vücuda gelen hükümetlerin derecesine varmaya ulaşamadılar. Bu gibi durumlarda, kavimler arasında rekabet daima var olduğundan, askeri olan hükümdarın karşısına hiçbir rakip çıkmamıştır. İşte böylece harp ile sınai hükümetlerinin çıkışına, başlıca iki sebep rol, oynamıştır. Bu iki unsurun, geçiş zamanı ile elde ettiği, tekamül hükümetlerinin nizamat-ı esasiyeden, icrayı tesirden, boş kalmamıştır!.  

İnsanların Terakkisi

https://www.4x4bet123.com/ https://www.4x4bet123.com/

İnsanlar devletler halinde yaşamaya başlayınca medeniyet yolunda ilerlemeleri, aynı seviyede gerçekleşmemiştir. Bazıları da, vahşetin içinde kalmışlardır. İnsaniyetin anlatılan şekilde ileri hamleler yapılmasını temin eden, bazılarının, bazılarına gayet büyük farklılıklar sağlamış olmasıdır. Kimi kavimlerin ilerleme göstermesinde müessir olan, itikat olunan yolun isabetli olması yanında, ilerleme yolunda gidemeyenlerin de isabetsizliğin nedenini aramak lazımdır.

Kavimlerin devletleşip, hükümetler tesisi, medeniyet yoluna belli bir nizamla çıkmaları, birliktelik ve muntazamlık içinde makbul bir mesafe alabilmelerini sağladığını görmek lazımdır. Baktığımız da, göze çarpan dört husus öne çıkar: Muhit/(çevre), Irk, Veraset ve İtikat gibi, Ana unsurlardır. Devletleşmiş, hükümet sis temleri koyabilmiş kavimler, tekamül yani medeniyet yolunda hayli mesafe almışsa da, makbul bir iklimde o, topluluğun tahammülde zorlanmadığı, coğrafi parçada olması, pek mühim bir te’sir de bulunmuştur. Soğuk ve yaşın da, kurunun da, hüküm sürdüğü bir iklimin, üzerinde yaşayanlara son derece yardımcı olduğu , azimkar kıldığı, gayret eylediği, gücünü işine aksettirdiği çalışma şevkini arttırdığı herkesin kabul ettiği hususattandır. Öte yandan sıcak ve daha sıcak den en bir iklimin, insan üzerinde menfi tesiri olduğu da pek bilinen hususattandır. Bunları, sıcaklığın verdiği rehavet, lezzet ve zevke düşkünlük, mesainin hafifini tercih gibi tenbelliğe yol açan sebeplerin olduğu, akla gelir. Dağlık arazi, Ovalar da, Ada’larda nehir ve deniz kenarlarında hayatlarını sürdüren insanların bir birinden, çok farklı yaşama tarzları vardır. Bireyden toplum a kadar alışılagelen hayat tarzı, bunların devletini de, gücünü de, insaniyete yaklaşımını farklı kılar. Dağlık bir arazide yaşayan insanlar, iki kişinin zor geçeceği bir yeri tek başına geçer, münzeviyane bir hayat tercihleri olur. Sakin kimseler olup, Ovalarda yaşayanlar ise, evvela hareketli insanlar olup neşe dolu güler yüzlü ve umutlu insanlar olurlar. Adalar ve limanlarda hayat sürenler ise, denizlerin ve dalgalarının acı sürprizlerine maruz kalmış toplulukların edindiği tecrübeler, bu yerleşim alanlarını, hareketli, cesur ve tedbirli bireyler ve topluluklar olarak görülmüşlerdir.

 

Yukarıdan beri saydığımız hususlar, bu farklı yerlerde yaşayan milletlerin, cemiyet hayatı, sanayi, ulaşımı, ekonomik yapısını ülke huzur ve rahatını medeniyet yolunda gelişmenin nazımı olmuştur. Saydığımız sebeplerin, devletler arasında büyük, küçük farklılıklar kimisinin daha terakki etmiş olmasına, kiminin de haylice gerilerde ve medeni anlayışı ilerleyememiş bir neticeyi doğurmuş olur. Yukarıda saydığımız sebeple r, zaman içinde her kavmin, İrsi bir miras gibi, nesilden, nesile devir olduğu medeniyete, hizmet ve faydalılıkları kendi anlayışları istikametinde tutarlılık kazanmıştır.

Henüz Bu Haber İçin Yorum Yapılmamış
Adınız Soyadınız
Güvenlik Kodu
BENZER HABERLER