VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
KÜNYE
FİRMA REHBERİ
İLAN REHBERİ
BİZE ULAŞIN
YAZARLAR
H24HBR

@ Haber Tarihi : 10 June 2021 22:31:49

0 Yorum

Kez Okundu.

Filistin Kıskacı

FİLİSTİN KISKACIMIZ

H24/Hazım KORAL

Sayın okuyucumuz bu başlıkda neyin nesi diyebilirsiniz. Aslında buna "ABD kıskacı" desek daha doğru olur kanaatindeyiz. Konumuz ve gündemimiz Filistin olması hasebiyle ve "kıskaç" olgusu ile birebir ilintili olduğu için böyle bir başlık attık.

Ayrıca şeytana suçu atmakla biz mesuliyetten kurtulamayız. İzah edelim: Biz ülke olarak etrafımızı çevreleyen suni sınırları ve mayın tarlalarını aşmayalım diye "ulus devlet" olgusu adına bizi kıskaç altında tutmak için İsmet İnönü'nün cumhurbaşkanı, Şükrü Saracoğlu'nun başbakan olduğu yıllarda büyük şeytan ABD ile (mütekabiliyet esasına dayalı ikili diplomatik ilişkiler değil) "ağa-ırgat" veya "işçi-patron" ilişkisi başladığından beri öyle bir kıskaca alındık ki, Siyonist İsrail'i ilk tanıyan ülke biz olduk.

12 Temmuz 1947 "Truman Doktrini Anlaşması", 27 Aralık 1947’de “Fulbright Antlaşması”, 8 Ekim 1948 "Marshall Yardım Plânı Anlaşması" ve sonrasında NATO'YA girmemizle ve bir takım borçlanmalarımızla kıskaç harekâtı tamamlanmış oldu. Artık, "Yardım alan buyruk alır" darb-ı meseli tahakkuk ettiğine göre Siyonist İsrail'i tanımamak mümkün mü? 14 Mayıs 1948 tarihinde Siyonist çetenin devlet olarak tanınmasının beş saat sonrasında başlayan saldırı, işgal ve katliamlar zamana yayılmış bir şekilde ve kesintisiz olarak o gün bugündür devam etmektedir.

Biz ise Osmanlı'nın bakiyesi bir devlet olarak garantörlük hakkımız olduğu hâlde bu hakkı hiçbir şekilde kullanamadık. Her saldırının, her katliamın sonrasında maatteessüf ki sadece kınamalarla yetindik.

Zulme uğrayan, katliama maruz kalan mazlum Filistin halkının feryadı arşa yükselirken biz sadece seyrettik. Yıllarca bu acı döngü böyle devam etti... En son gelinen nokta itibariyle Azerbaycan'a gönderdiğimiz SİHA'lardan iki adet olsun Filistinli kardeşlerimize göndermedik. İran füze ve silah gönderiyor. Biz niye yapamadık?

Üstelik içimizdeki bir takım aklı evveller İran'ı çemkirmekte ve olmadık tezviratlarda bulunmaktadırlar. Siz yardım teşebbüsünde bulundunuz da İran mı engel oldu? Neyse konumuz İran değil. Biz kendi sorumluluk alanımızla mesulüz. Bizim en büyük sorunumuz ABD kıskacı, biz bu kıskaçla mazlum Filistin halkının feryadına koşamıyoruz. Bu nedenledir ki, yapmış olduğumuz o anlaşmalarla Filistin'i kıskaç altına almış bulunmaktayız. Aslında sadece kıskaç değil, bir takım anlaşmalar gereği işgalci güçlere son derece aşağılayıcı şekilde lojistik destek sağladık. Bunlardan bir tanesi ve en acı olanı işgalci İsrail ile "Askerî İşbirliği Anlaşması" olmuştur. Bu anlaşma gereği Konya Askerî Hava Üssü" Siyonist İsrail'in hava kuvvetlerine peşkeş çekildi.

F-16 savaş uçaklarının ve tankların bakım onarım işi ayrı bir zillet anlaşması olmakla birlikte asıl olarak Konya Askerî Hava Üssü'ne işgalci İsrail uçaklarının konuşlanması ve buradan günlük İran sınırına kadar sortiler yapılıp manevra kabiliyetinin arttırılması ve akabinde bu uçakların gidip Gazze'yi bombalaması bizi zillete düşüren en büyük ihanetlerden biridir. (Ayrıca bu uçakların yapmış olduğu alçak uçuşlarla hububat ambarı olan Konya ovasının kanserojen içerikli korozyonlu ekzoz gazlarıyla zehirlenmesi ayrı bir ihanet olayıdır.)

https://www.4x4bet123.com/ https://www.4x4bet123.com/

Bu öyle bir alçaklık ve öyle bir ihanet ki, Türkiyeli Müslümanlar olarak bu cürmün vebalinden nasıl kurtulacağız? Filistinli kardeşlerimiz belki bu ihanetten haberdar değiller ama âlemlerin Rabbi bu ihaneti, bu cürmü görüyor. Katil, kardeşinizi katletmek için sizin balkonunuzu kiralamak istiyor.

Siz de onun niyetini ve onun bir katil ve cani olduğunu bildiğiniz hâlde balkonunuzu kiraya veriyorsunuz. Bu olacak iş mi? İşte bu ülkede bu ihanetler yapıldı. Bu kıskaçtan öte, "cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmuş bir katile yardım ve yataklık yapmak"tan başka bir şey değildir.

Hâlâ bu katil güruh ile yapılan askerî işbirliği anlaşması yürürlükte mi bilmiyoruz. Fakat bildiğimiz bir husus var ki, Kürecik Radar Üssü ile bu canilere yardım ve yataklık yapmamız devam ediyor.

Gazze'den fırlatılan füzelerin koordinatları anında katil İsrail'in askerî karargâhına bildiriliyor. "Kudüs'ün Kılıcı" isimli bu son savaşta "Kürecik Hava Savunma Üssü" bir taraftan İran'dan gelecek olası bir füze saldırısına karşı teyakkuz hâlinde olması, diğer taraftan Gazze'den fırlatılan füzelerin "Demir Kubbe" bataryalarından karşılık görmesi için erken uyarı koordinasyonunu sağlamaktadır.

1947'den itibaren ABD ile girdiğimiz ağa-ırgat türü ikili ilişkilerin sonuçları bunlar. Bu ne kadar acı verici, ne kadar kahredici bir durum. Öte yandan Siyonist çete ile ticarî ilişkilerimiz ayrı bir garabet, ayrı bir utanç vesilesi. Biz Siyonist İsrail'i asla tanımamamız gerektiği gibi, hiçbir şekilde bu katil sürüsü ile ticarî ilişkiye girmemeliydik. Dolayısıyla, onların zulmüne destek olmamalıydık, kardeşlerimize yönelik yaptıkları zulme katkı sağlamamalıydık.

Kamuoyumuz ve maşeri vicdan en çok bu durumdan rahatsız olmaktadır. Bildiğiniz üzere İncirlik ve Kürecik üslerinin kapatılmasına ilişkin ufak çapta da olsa sürekli protesto eylemleri yapılmaktadır. Diğer taraftan duyarlı vatandaşlarımız sosyal medya üzerinden İsrail mallarının boykot edilmesi için, söz konusu ürünlerin marka listesini yayınlayıp uyarılarda bulunmaktadır. Bir ülkenin ekonomisi güçlü olduğu oranda uluslararası arenada etkin gücü olur. Biz akidemiz gereği varlığını kabul etmediğimiz bir yapıya hiçbir şekilde katkı sağlamamalıyız.

Sadece şu soruyu kendimize soralım: Mahşer günü, yalnızlığa ve zalimin zulmüne terk ettiğimiz mazlum Filistinli kardeşlerimizin yüzüne nasıl bakacağız?

Henüz Bu Haber İçin Yorum Yapılmamış
Adınız Soyadınız
Güvenlik Kodu
BENZER HABERLER