VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
KÜNYE
FİRMA REHBERİ
İLAN REHBERİ
BİZE ULAŞIN
YAZARLAR
H24HBR

@ Haber Tarihi : 08 March 2020 20:40:20

0 Yorum

Kez Okundu.

ABD ORTADOĞUDA SAVAŞ TAMTAMLARI ÇALARKEN!

ABD ORTADOĞUDA SAVAŞ TAMTAMLARI ÇALARKEN!

Özlü Söz: Hazırlıksız insanları savaşa götürmek, onları ölüme sürüklemektir.

KONFİÇYUS

________ 0 ________

ABD’nin Suriye’de savaşın İran ve Hızbullah arasındaki köprü vazifesini görmesinden dolayı çıkardığını bütün strateji uzmanları ve siyasetçiler kabul etmediği müddetçe bu savaşın nedenini istedikleri kadar tv’lerde oturumlar düzenlesinler gerçeği asla bulamazlar…

Gerçeği gizlemek için Esed’in halkına zulmettiği yalanı üzerine Suriye’de başlatılan bu savaş Siyonist emelin gerçekleştirilmesi için çıkarıldığını artık herkes bilmelidir…

Siyonist emellerin gerçekleştirilmesi için her türlü yalana demokrasi ve insan hakları maskesi ile kandıran ABD artık yalanlarına insaf sahibi hiç kimse inanmamaktadır. Artık ABD ile birlikte hareket eden kim varsa onlara da inanılmamaktadır…

İdlip’te rejime karşı ABD’nin istemi doğrultusunda savaşan İslam’la alakası olmayan cihatçı (islamist) guruplara karşı mücadele eden Suriye rejimi, İran ve Rusya’dan aldığı destekle ayakta durup son darbeyi vurması beklenirken Türkiye’nin bir anda savaşa girmesi olayı ABD’nin istemi doğrultusunda gidişatı değiştirdi…

Suriye’de rejimin çağırması ile orada bulunan Rusya’nın dışında bulunan hiçbir gücün varlığı resmi bir konuma sahip değildir. İran ile Suriye arasında bulunan ilişki İran devrimini gerçekleştirirken başlamıştı ve bugüne kadar da devam etmektedir. Bunun İran’ın Suriye’de ne işi var demenin sağlıklı bir mantığı yoktur.

İran, inkılâbını gerçekleştirdiği günden beri Suriye ile stratejik bir işbirliği içinde olduğu gerçeğini herkes biliyor. Ama ABD ve İsrail bu gerçeği farklı ve tehlikeli buldukları için bu strateji işbirliğinin bitirilmesini istiyor. Bunu gerçekleştirmek içinde her türlü oyun, hile ve fesada başvurmaktan hiç vazgeçmedi.

ABD, Afganistan, Çeçenistan, Tunus ve diğer yerlerden getirilen savaşçı militan ve guruplardan 140 bin kişiyi Suriye’ye soktu. Bunun yanı sıra Suriye Kürtlerinden rejime karşı savaşmaları için işbirliğine girdi. PKK’nın Suriye kolu olan PYD’yi kendine müttefik ilan etti ve bugüne kadar onlara 50 bin TIR ve 5 bin uçak dolusu silah verdi. Onlara bunu verirken devlet kurma kandırmacası altında verdi.

https://www.4x4bet123.com/ https://www.4x4bet123.com/

ABD, Armagedon adını verdikleri savaşa hazırlık için Siyonist İsrail’in elini güçlendirmek ve yanlarına savaşacak güç vermek için Suriye Kürtlerini seçti. ABD ile müttefik sarhoşluğu içinde olan Suriye Kürtleri kendilerine devlet vadeden ABD’nin aldatma siyasetini neden anlamadıklarını hala anlamakta zorluk çekiyorum.

Yıllarca Kürdistani bir devlet hayali ile sosyalizme sarılan Kürtler yaptıkları her mitingte “Kahrolsun Amerika Emperyalizmi” diye slogan atarlarken bugün ABD’nin onlara devlet vaat etmesine kanmışlar…

Bugüne kadar ABD emperyalizminin bütün dünyada yaptığı zulüm ve zalim idarelere destek verip sömürü düzeninin bütün dünyaya yayma emelinde olduğu gerçeğini sosyalizmden vazgeçen Kürtler unutmuş görünüyor… Sözde Müslüman ama idare ve rejim şekilleri ile batı emperyalizminin emri altında olan işbirlikçi Müslümanların Kürt halkına yaptıkların İslam’dan bilen bir anlayış ne yazık ki Kürtleri ABD’nin kucağına itmiştir. İslam’ı kendilerine düşman bilen eski sosyalist şimdiki Amerikancı Kürtler, gelecekte olacağı beklenen Armegedon savaşı için Siyonistlerin yanında savaşacak bir güç olacaklarını şimdiden kestiremeyen Kürtlerin bütün emeli bir devlet kurma üzerine kurulu. Bu çok iyi bilinsin ki, ABD Kürtleri bu konuda tecrübesi ile ikna etmiştir… Gelelim İdlip sorununa…

Rusya’nın güçlü desteği ile topraklarında hemen hemen hâkimiyeti sağlayan Suriye son kala olarak İdlipte Amerikancı terör guruplarına son darbeyi vururken devreye Türkiye’nin girmesi ABD’nin sönmüş emelini yeşertti. Soçi mutabakatı ile Suriye’de gözlem noktaları kuran Türkiye burada bulunurken iddialara göre askerlerini cihatçı gurupların yanına göndermiş…

Bu cihatçı guruplara yapılan saldırıda Türk askerlerinden 33 kişinin vurulması olayı seyrini değiştirdi. Olayın sıcaklığında Putin; “Askerleriniz neden yerlerinden çıkmıştı” açıklamasına Türkiye’den bir cevap verilemedi. Varılan anlaşmaya göre Türk askeri gözetleme kulelerinde ve devriye nöbetlerinde birlikte yapılacağı öngörülmüştü. Bunu ihlal eden Türkiye’nin asker kaybı bu anlaşmaya uymamasından kaynaklandı. Yoksa Suriye rejimi Türk askerine doğrudan ateş açıp Türkiye ile bir savaşa girme niyetinde değildi… Bu meseleyi savaş konumuna sokan ve rejime yönelik savaşa giren Türkiye, Suriye ordusuna büyük zayiatlar verdi. Suriye ordusunun bu şekilde zayıflaması en çok ABD ve İsrail’in işine geleceği çok aşikâr…

Nihayetinde Moskova’da 5 Mart’ta bir anlaşmaya varıldı. Fakat bu anlaşma asla ABD’nin stratejisine uymadığı gerçeği ortada olmasına rağmen büyük bir anlamda ölü doğmuş olacak… Çünkü ABD bu anlaşmanın ihlali ile ilgili olması gereken her adıma atmaktan asla vazgeçmeyecektir. Çünkü Suriye hala İran ve Hızbullah arasında bir köprüdür ve bu köprü ayakta…

Bundan dolayı ABD’li yetkililerin şöyle bir girişimleri oldu…

ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey de CBS News’e verdiği mülakatta Türkiye ile Rusya’nin yaptığı türden ateşkesin tutmayacağını savunarak, ‘’Rusların ve Esed’in İdlib’de kazanacağını düşünmüyorum ve bunun sebebi de Türkler geri çekilemez, yoksa 4 milyon Suriyeli mülteciye bir 3 milyon daha eklenecek ve bunu fiziksel olarak kaldıramazlar. Sınırda gördüğümüz de buydu ve bununla başa çıkmalarının mümkün olduğunu düşünmüyorum. Bu nedenle bu saldırıyı durdurmak için askeri güçlerini önemli ölçüde kullanmak zorunda kalacaklar’’ ifadelerini kullanarak yapılan ateşkese fitne sokmaya çalışıyor. (https://www.milligazete.com.tr/haber/3695621/abdnin-ikiyuzlulugu) James Jeffrey’in bu açıklaması Moskova’da yapılan anlaşmanın gelecekte hiçbir fonksiyonunun olmayacağı gerçeğini şimdiden bilelim…

Bu konuda Erdoğan’ın takındığı tutum çok manidar! 18 yıllık icraatında ülke ekonomisini bitirmesi ve hayat pahalılığını zirveye çıkarması ile birlikte partisinden oluşan kopuşlar ve halkın desteğini kaybetmesi gerçeğine karşılık olmaması gereken bir savaş komedisine başvurması çok kabullenilecek bir siyasi tavır değildir. ABD'nin ve İsrail'in plan, proje ve emellerinin gerçekleşmemesi, İslam Birliğinin bir an evvel kurulması dileğiyle…

 

Henüz Bu Haber İçin Yorum Yapılmamış
Adınız Soyadınız
Güvenlik Kodu
BENZER HABERLER